Belli bir toprak parçasında ve temel aile birimleri içinde kalınmaksızın ne ekonomik gelişme, ne sanat, hukuk ve en önemlisi de siyasi ve sağlıklı bir askeri gelişme söz konusu olabilir. Olabilmesi için önce belli bir toprak parçasında yoğunlaşma, bir sosyal kurumu aile adı altında geliştirme büyük bir önem taşır ve hatta vazgeçilmez bir oluşum olarak önümüze çıkıyor. Ama diğer bir yönüyle de çelişkili olmasıdır. Aşırı ailecilik, toprakla yoğunlaşmaya büyük bir engel de teşkil edebilir veya toprakta yoğunlaşma sağlanmadıkça, ailenin de oluşması çok çarpık gelişebilir. Veya toprak sorununa doğru bağlanmadıkça, sağlıklı bir ailesel gelişmeye cevap olunamaz. Ekonomik gelişme, sosyal gelişmenin diğer yönleri, ancak bu temel kurumlarda bir gelişme sağlanırsa anlam bulabilir.
Tarih boyunca çeşitli toplumsal biçimlerde toprakta yoğunlaşma ve aile kurumunun gelişmesi uzun boylu anlatılabilir. Biraz tarih içinde gördüğümüz gibi, klan ailesinden başlanır, günümüzdeki iki başlı aileye kadar gelebilir. Ana egemenlikli anaerkil aile, poligami-monogami, çok başlı ve tek başlı, çok eşli aileler, çok geniş hanedan aileleri, erkek egemenlikli ataerkil aileler tarihte çeşitli zengin örnekleriyle karşımıza çıkar. Biz bunları fazla işlemeyeceğiz. Az-çok biliyorsunuz, diğer halklardaki ve yine çok çeşitli toplumsal biçimlerdeki gelişmeyi isteyen dilediğince araştırıp inceleyebilir, bunu sağlayabilmek zor değildir.
Daha çok burada açmamız gereken Kürdistan’daki aile gerçekliğidir. Öyle anlaşılıyor ki bu aile gerçekliği çözümlenmeden, ayrıştırılmadan ne vatan kurmak mümkündür, ne siyaset geliştirmek mümkündür, ne asker olmak mümkündür, ne ekonomik olarak gelişmek mümkündür. Temel Kürt çelişkisi, aile çelişkisiyle son derece bağlantılıdır. Aile çelişkisi çözümlenip rayına oturtulmadan, Kürt tipinin iflah olacağını sanmıyoruz. En büyük darboğaz, tıkanma, çözümsüzlük, kördüğüm aile gerçekliğindedir. Tarih boyunca hangi etmenler bu duruma yol açtı, uzun uzun incelenebilir. Ama en genel tanımıyla toprak-aile çelişkisinde aranabilir.
Yoğunlaşılan toprakların vatan haline getirilememesi, ailenin ters gelişmesine yol açtı, yani kördüğümleşmesine yol açıyor. Topraktaki yoğunlaşma, sosyal gelişmeyle iç içe olmadı mı, aile son derece içe büzülüyor. Büzüldükçe anlamsızlaşıyor, anlamsızlaştıkça gerek vatansızlaşma ve gerekse onunla iç içe toplumsallaşma çarpık hal alıyor. Hatta dağılıyor. Bunun önüne geçebilmek için aile kurumuna yükleniyor. Oldukça anlamsız, hiç derde deva olmayan, deliliğimizin temeli, sorunlarımızın temel kaynağı olan bir aile tipi ortaya çıkıyor. Kürt düşkünleşmesi, düşürülmesi büyük oranda aile büzülmesi ile iç içedir.
Gerek tarihte ve gerekse günümüzde gelişen vatansızlaştırılma ve toplumsuzlaştırılma, aileciliğe sarılarak belki de çok tersinden durdurulmak isteniyor. Fakat bu da daha tersi, yani giderek yoğunlaşılan topraklardan kopma ve toplumsal bağlardan çözülme gibi çok vahim bir sonuca yol açıyor. Bu anlamıyla aile çelişkisi temel Kürt toplumsal çelişkisidir desek yerindedir. Başka yerlerde de baş çelişkiler vardır, bizde de baş çelişki; çıplak olarak görünüşte sömürgeciliktir, fakat onu asıl besleyen, ağırlaştıran, ona güç veren, ona ruhsal ortamı çok zayıf bir tip olarak sunan ailedir, aile kurumu ve değer yargılarıdır.
Kürt tipinin çok büzüldüğü, çözüldüğü, düşürüldüğü, kendi kendini yirmi yaşına gelmeden işlevsiz kıldığı kurum oluyor aile. Aileyi bu anlamda kurmak, yaşamak her şeyin bitişi oluyor. Böylesine bir aileyi ayakta tutmak için Kürt erkeğinin veya Kürt kadınının sarf ettiği çabalar bitiş çabalarıdır. Mümkün olsaydı da, bunun edebiyatını, sinemasını yapı da gösterebilseydik. Kısa bir bilimsel tanımlamayla gösterebilmek zordur. Fakat oldukça hissediyoruz, görüyoruz ve zaten çoğunuzun da yaşamınızdan ötürü, çok canlı çelişkisini yaşadığınızdan ötürü iyi farkındasınız ki, iflah etmiyor. Zaten ailecilik, kabilecilik, aşiretçiliğin düşman tarafından nasıl kullanıldığı, yalnız tarihte değil, günümüzde de çok çarpıcı örnekleriyle karşımızda iken, bu konuda fazla aleme kesilmenin de gerekli olduğunu sanmıyoruz. Azıcık anlayış, gerçekleri kavramada yeterli olabilir.
PKK’nin çözümlemelerinde giderek aile ön plana geçiyor. Bunun nedeni Kürt çelişkisinin çözümlenme imkanlarının artmasıyla da bağlantılıdır. Kendiliğinden sorun öne çıkmıyor. Çelişkiyi doğru yakaladıkça, çözüme doğru götürdükçe, aile ve onun etrafındaki gelenekler, düşünceler, duygular, siyasetle, askerlikle nasıl ilişki ve çelişki içinde olduklarını gösteriyorlar ve başarmak istenildiğinde de, aile çözümüyle yakından bağlantılarını dayatıyorlar. Böylelikle bizde aile çözümlemelerini geliştirmek zorunda kalıyoruz.
Bu anlamda aile çözümlemesi temel siyasal ve askeri çözümlemedir de. Kürt olayında siyasallaşmayı ve askerileşmeyi sağlayabilmek için, aile çözümünü geliştirmek gerekiyor ve bu anlamda Kürt kadın ve erkek tipini gerek klasik, düşmüş biçimiyle gerek yeniden oluşturup yüceltilecek biçimiyle açıklığa kavuşturup rayına sokmak gerekir. Ben bu konuda fazla teorik değerlendirme sunmak yerine, bir anlatım yöntemi olarak kendi deneyimimi açmanın daha yerinde olacağını düşünüyorum. Zaten sizin de daha çok böyle anlayabildiğiniz ortaya çıkıyor.
Önderlik gerçeği, aynı zamanda ailenin çözümlenme gerçeğidir. Bu anlamda somut olarak da beni, yani APO gerçekliğini sıkı bir değerlendirmeye almak, son derece işinizi kolaylaştırabilir. Çünkü sizin yüksek teorik anlatımlardan fazla sonuç çıkarmadığınız, çıkarsanız bile hızla yaşamla bütünleştirdiğiniz söylenemez. Ama canlı bir örnek olarak özellikle APO konumunu biliyorsunuz. Günümüzde günlük olarak dost-düşman tarafında ve amansız olarak da sizin yaşamınızda son derece büyük yer tutuyor. Neredeyse yüreğinizi ve beyninizi patlatıyor. Dolayısıyla onu incelemeye almak son derece uygundur. Büyük öğrenmeye götürebilir, büyük dönüşüme ve yola girmeye destek sağlayabilir.
Daha önceki değerlendirmelerde aile çözümlenmesini yapmıştık. Ayrıca tekrarlanmanın fazla yararlı olacağını sanmıyoruz. Bir çok çözümlemede kadın da, Kürt erkek tipi de değerlendirildi. Onları da tekrar alabilecek anlatım yerine, daha değişik APO deneyimini incelemek, sanıyorum tamamlayıcı ve pekiştirici bir anlamı çok güçlü bir biçimde verebilir. Çünkü böylesine bir kişilik, yaşayan haliyle halen oldukça etkilidir. Çok somut olarak düşman karşısında halen direnebiliyor. Bütün Kürt klasik direnmelerinin düştüğü duruma, yani ağır yenilgilere henüz uğramış değil ve kendileriyle birlikte son derece daralma, cüceleşmeyi yaşamıyor. Yücelme, yoğunlaşma, genişleme, bu kişilikte devam ediyor. Oldukça boyutlanıyor. Hemen her toplumsal yöne ilişkin, gerek anlamı ve gerek uygulamayı geliştiriyor.
Ekonomik olduğu kadar askeri, siyasal olduğu kadar moralli, örgütsel olduğu kadar eylemsel yönlerde son derece faaldir. Hatta patlamalı haldedir. Ve çok açıkça söylenebilir ki, şimdiye kadar da böyle bir örnek kendini fazla kanıtlamış değildir. Hareket halinde, başarı hanesi tüm engellere rağmen, en yakınlarından tutalım en kaçırtılana kadar, bilir veya bilmez bir biçimde engel teşkil eden konumlarına rağmen, büyük öğreticidir diyoruz. Ben de inceliyorum kendi kendimi. Yani benim kaç ben olduğum ayrıca tartışılabilir. Benim de kendi kendimi tartışmaya elbette ki hem ihtiyacım var, hem de bu benim görevimdir.
En önemlisi de kendimi kapatmamam, bütün yeniliklere açık bırakmamdır. Her türlü etkilenmeyi büyük bir duyarlılıkla yaşamı ona açık tutma, reddetmek kadar kabulü çok güçlü yapma, etki kadar tepkiyi müthiş gösterme, sempati kadar antipatiyi çok güçlü sergileme bu kişilikte son derece kudretli bir biçimde yürütülmektedir. Hem çok çocuk hem çok büyük, hem çok tarihi hem çok güncel, hem çok bilimsel hem çok duygusal, hem çok felsefik hem çok pragmatik, hem çok öfkeli, kinli hem çok sevimli, hem çok arzulanan hem çok tepkiyle kahredilmek istenilen… Bütün bu sıfatlarla kendini açık tutmaya, diri tutmaya, genç yaşam dolu tutmaya özen göstermeye, büyük dikkatle bunu sürdürmeye güç getirebiliyor bu kişilik. Oldukça da yenilikçi yaratıcı. Çok ilkeli olduğu kadar çok pratikçi olabiliyor. Bu hususlar önemini daha da arttırıyor, bu kişiliğin.
Bu kişilik büyük bir ayıraç, büyük bir kaldıraç, büyük bir ayna, büyük bir kılıç, büyük bir operatör. Bu yönüyle de tam bir toplumsal çözüm aracı oluyor. Kendini böyle bir konumda tutma esnekliğini gösterebiliyor. Kesinlikle başkaları gibi yaşamaya yanaşmadığı gibi, yaşamdan da hiç vazgeçmiyor. Herkesin bildiği gibi bir yaşamı büyük eleştiriyle karşıladığı gibi, büyük özgür yaşama da müthiş bağlı olabiliyor. Var olan sonuçlar ana hatlarıyla böyle özetlenebilir.
Yine de incelemeyi, güçlenmeyi açık bir anlatımla ortaya koymak öğreticidir. Kürt gerçekliği açısından örnek olarak gösterilmesi, bu sayılan nedenler bile başlı başına ne kadar büyük önem ifade ettiğini ortaya koyuyor. Çünkü bu saydığımız hususlarda Kürt tersinedir. Ne tarihselliği kalmış ne güncelliği, ne duyguları kalmış ne mantığı, ne sevgisi var ne antipatisi, ne ilkesi var ne pratiği, ne felsefesi var ne uygulanması… Kısaca, ana Kürt özelliklerini böyle sıralarsak; Önderlik kişiliği, adeta bütün bu olumsuz ana özelliklerin panzehiri olarak ortaya çıkıyor. Zaten daha şimdiden bütün Kürt aile gerçekliğini alt-üst etmesi, yalnız aileyi değil, erkek ve kadın tiplemesini alt-üst etmesi de son derece çözümleyici niteliğinden ileri gelmektedir. Hatta Türk devletinin bile geçirdiği büyük sarsıntı, yine bu Türk toplumunun ailesinin bile büyük çözümlenmeye doğru onartılması, bu kişilikle yapım alabilir. Özellikle yetmiş yıllık TC’yi darboğaz içinde bıraktığı gibi, onun dayandığı toplumsal yapıyı da iflasın eşiğine getirebilmiştir. Daha da ötesi, Avrupa ve Amerika’nın da -ki, bunlar dünyanın etkili egemen güçleridir- dikkatini çekmiş ve günlük politikalarla üzerinde durmaktadır.
Bu kişiliği bir birey olarak almıyoruz. Bu anlamda görüldüğü gibi bir büyük kurumsal ifade oluyor. Görünüşte bir kişi ama, temsil ettiği gerçeklik itibarıyla milyonların toplumsal gerçekliğinden daha ağırlıklı bir etkiye sahip. Zaten Önderlik tanımı da bu çerçevede yapılıyor. Bütün bu etkenler bu kişiliğin büyük bir dikkatle değerlendirilmesi gerektiğini zaten açıkça ortaya koyuyor demeyeceğim de, neredeyse herkes, devletler bile masa kurup inceliyorlar. Bence incelemeyi iyi bilen, PKK kurumunun kendisi oluyor.
Daha önceki derslerde bu kişiliği ilk isyandan günümüze kadar getirdik, onu tekrarlamayacağız fakat, daha değişik bir gözle sorgulayacağız. Bu kişiliği yakalamak gerekir, çok çeşitli yönleriyle sorgulamak gerekir. Kendi kendimi ben bile tanıtmaya çalışırken, yakalanmasının son derece zor bir kişilik olduğunu söylemeliyim. Çünkü tarihte ilk defa bin yıllık Türk barbarizminden kendini sıyırabilen kişiliktir. Yalnız fiziki anlamda sıyrılmamıştır. Ruhuyla, bilinciyle kendini sıyırmak büyük önem arz ediyor. Dikkat edin, tam bin yıldır, tek bir kişi, yalnız Kürt de değil bir çok ulustan, kültürden kurumdan kişilik bu barbarizmden yakasını sıyıramadı. Halen de dünya “eyvallah” diyor. Ama bu kişilik, hem kendini sıyırdığı gibi, onu en darboğaza, en sıkışmışa götürmüştür.
Nasıl oldu bu? Sizin gibi savaşan militanlar ekmek sudan daha önce bunu yiyip-içmelidirler, çünkü tektir. Kendini sıyırıp halen ezdirmeyen, yedirtmeyendir. Sizin için çok gerekli. Çünkü sıcak savaşımı an be an yaşamaktasınız, yaşayacaksınız. Bu kadar önemliyse, gerekliyse ve can alıcı yaşatan değerde ise, o halde nasıl sorgulamalıyız? Sanıyorum parti gerçekliği itibarıyla, Önderlik, militan gerçeklik ve Önderlik siyasallaşmasıyla bağlantılı ele alınmalıdır. Önderlik, APO kişiliği, yine onun felsefesi, sosyalist açıdan, hatta sanat, hukuk açısından olduğu kadar da, en önemlisi de askeri açıdan APO kişiliği değerlendirilir.
Tartışıyorsunuz ağırlıklı olarak ve temel, çok belirleyici bir çözümlenme olarak, bir aile çözülüşündeki yerini sorgulamaya çalışacağız. Çok temeldir, bir nevi hücre tahlili gibidir. Nasıl ki hücre tahlili ile biyoloji başlarsa, sosyal tahlil de böylesine bir sorgulamayla başlar. Kesindir bu, başka türde Kürt sosyolojisi ortaya çıkarmak mümkün değildir. Kürt sosyolojisi demek; Kürt toplumunun anlaşılmasını ve gerekirse devrimle dönüştürülmesini sağlama bilimi demektir. Hücresi de böyle bir bireyin kendisidir. Bu hücrenin tahlili, analizi kesin toplumun doğru anlaşılması, dolayısıyla sağlığa kavuşturulması için ne kadar gerekli ise, bu tipin aile gerçekliği ile iç içe sorgulanması büyük anlatım ve çözüm değerine sahiptir.
Parti Önderliği
31 Ocak 1995