Yüz yılın intikam hareketi olan Ateşin Çocukları İnisiyatifi olarak Kürt ve Kürdistan düşmanı faşistleri çok çeşitli ve yaratıcı; basitten karmaşığa, küçükten büyüğe doğru hedeflemeye, faşizmi kalbinde yakmaya yıkmaya ekonomik, sosyal, siyasal ve psikolojik zarar vermeye devam edeceğiz.
Soysuzların alçaklığına, Mit’in yaptıklarına vereceğimiz cevabımızda elbette olacaktır; kemikleriniz çürüse bile sevdiklerinizden, akrabalarınızdan, dostlarınızdan, yakınlarınızdan, destekçilerinizden misliyle hesap soracağız.
1925’te başlattığınız ve günümüzde çeşitlendirip, boyutlandırıp devam ettirdiğiniz soykırım, dil kırım, kültürel kırım, inanç kırım, hafıza kırım ile birlikte bizi sevdiklerimizden ayıran, acı çektiren, esrar ve eroine bulaştırmak için milyarlarca dolar harcayan, sivil giyimli polislerin aşk tuzağıyla hiçleştirilen, bir ekmeğe muhtaç edip köle gibi çalıştıran, eğitim ile asimile etmek için seferber olan sizleri her türlü yöntemle vurarak unutamayacağınız, nesiller boyu acısını çekerek genlerinize girecek bir korku yaşatacağız. Yaptıklarımız yapacaklarımızın da teminatıdır. Çektirdiğiniz acıların, sebep olduğunuz özlemlerin, ayrılıkların, vakitsiz gitmelerin, kimyasalla acı çektirerek öldürmenin bizde yarattığı tarihsel acıların intikamını sevenlerinizden fazlasıyla almazsak Kürt gençleri, kadınları, yaşlıları ve çocukları olarak namusluyuz onurluyuz demeyeceğiz. Aldığımız her nefesteki andımız, sözümüz, eylemimiz intikam olacaktır. İçinize yüz yıllık dert kahır koymak yurtseverliğimizin yegâne görevi ulusal onur nişanesi olacaktır.
Kürdistan yoktur, Kürtler Özgür ve Özerk yaşayamaz diyen faşizmin destekçilerini Türkiye’nin şehirlerinde canlarını bir çakmak kıvılcımıyla yakacağız. Camlarını kıracak, arabalarınızı çizecek, lastiklerini kesecek, fabrika, araba, işyerleri, atölye, mağazalarını yakarak Cizre bodrumlarında kardeşlerimize yaşattıkları cehennemin intikamını alacağız. Yakılan yıkılan şehirlerimizin hesabını sormak için taş, sopa, bıçakla, gece veya gündüz sizi bulup; affetmeyeceğiz.
Ülkesinin ismi yasaklı olan yer altı ve yer üstü zenginliği çalınan Kürtler olarak şehirlerimizde güvenli değilken hiç kimse Türkiye şehirlerinde köy ve kasabalarında, yollarında güvenle hareket edemeyecek, sokaklarında huzurla yaşamayacaktır.
Ekonomimiz Türklere peşkeş çekilirken fabrikalarınızı iş yerlerinizi yakmaya devam edeceğiz. Kürdistan özgür ve özerk statüsünü kazanmayana dek kesintisiz devam ederek faşizmin anladığı dilden konuşacağız.
Türk faşizmi ordu güçleri ve tüm kurumlarıyla ülkemizden çıkmayana dek hiçbir antlaşmaya uymayacak hiçbir açıklamayı esas almayarak bağımsız hareket çizgimizi koruyacağız. Ateşin çocukları inisiyatifi olarak hesap vereceğimiz tek merci Cizre’de yakılan kardeşlerimiz, çocuklarının kemiklerini posta ile alan anne ve babalarımız, cesedi kokmasın diye buzdolabında bekletilen Cemilemiz, cezaevinde katledilen Abi ve ablalarımızdır.
Düşmanın anladığı ve biz Kürtlere reva gördüğü tek dil olan yakma, yıkma, yok etme politika ve eyleminin aynısını faşizmi destekleyenlerin şehirlerinde uygulamak, AKP ve MHP’yi destekleyenlere Kürdistan’da yürütülen soykırım gerçeğini onlara da yaşattırmak, başta yıllar önce köyleri yakılan biz Kürtlerin metropollerde büyüyen, akrabası katledilen yakını cezaevinde işkence gören, ülkesinin ismi bile yasaklı olan her Kürdün ilk ve temel görevidir. Herkes bu konuda sonsuz ve sınırsız inisiyatif sahibidir. Kimin elinden ne geliyorsa küçük-büyük, az-çok demeden yapması faşizmin kaosu özgürlüğün teminatı olacaktır..!
Mart Ayı Bilançosu;
- 1 Tarım işletmesi ile birlikte 2 bin fiğ ve 800 yonca balyası kül edildi
- 1 Metruk Bina ateşe verildi
- 2 Hurdalık ateşe verildi
- 1 İşyeri yakıldı
- 1 Kalem Fabrikası
- 8 Araç ateşe verildi
- Osmaniye-Gaziantep arası onlarca yol tabelaları boyandı
- İstanbul İzmir Ankara ve birçok şehir de yüzlerce araç lastiği kesildi
- 1 Park ateşe verildi
- 1 Geri dönüşüm tesisi ateşe verildi