Bilim insanları: Evren dev bir insan beyni gibi

0
1063

Yeni bir çalışmada, tamamen farklı ölçeklerde var olan en karmaşık sistemlerden evren ve içindeki galaksilerle beyin ve bulundurduğu sinir hücreleri arasındaki farklılık ve benzerlikler incelendi.

Araştırmacılar boyutları bariz şekilde farklı olsa da yapıların kayda değer benzerlikler gösterdiğini ortaya koydu.

Bazı durumlarda, iki sistemin kendilerini oluşturan parçalardan daha benzer olduğu görüldü.

Çalışma, epey farklı fiziksel süreçlerin birbirine çok benzer karmaşık ve düzenli yapılar oluşturabileceğine işaret ediyor.

Örneğin insan beyni yaklaşık 70 milyar sinir hücresinin oluşturduğu ağ sayesinde çalışıyor. Evrenin en az 100 milyar galaksiden meydana geldiği tahmin ediliyor.

Bunlar her sistemde karmaşık şebeke veya ağlar içinde toplanıyor, uzun iplikler halinde yayılıp boğumlar yoluyla birbirlerine bağlanıyor.

Evren ve beynin fotoğraflarından tanıdık bu etrafa yayılmış boğumlar, aynı zamanda görüntülerdeki bazı yüzeysel benzerlikleri de oluşturuyor.

Öte yandan, iki sistemde de bu bağlantılar kütlenin yalnızca yüzde 30 kadarına tekabül ediyor. Beyinde bulunan su ve evrendeki karanlık enerji gibi edilgen görünen parçalarsa iki sistemde de kütlenin yaklaşık yüzde 70’ini oluşturuyor.

Araştırmacılar benzerlikleri daha derinlemesine incelemek adına bu galaktik ağların oluşma biçimini beyinden bölgelerle karşılaştırdı. İncelemede maddenin, birbirinden epey farklı bu iki sistem içindeki dağılımını anlamaya çalıştılar.

Çalışmayı Verona Üniversitesi’nden beyin cerrahı Alberto Feletti’yle birlikte yürüten Bolonya Üniversitesi mensubu astrofizikçi Franco Vazza, “İki sistemin görüngesel yoğunluklarını hesapladık. Bu, kozmolojide galaksilerin uzamsal dağılımını çalışmak için sıklıkla kullanılan bir teknik” dedi.

İncelememiz, beyinciğin sinir ağındaki 1 mikrometre ile 0,1 milimetre arasında bir ölçekteki dalgalanma dağılımının, maddenin evrendeki ağda oluşan dağılımıyla aynı ilerleyişi izlediğini gösterdi. Tabii ki evrendeki ölçek çok daha büyük, 5 milyon ışık yılından 500 milyon ışık yılına değişiyor.

Ayrıca sinir ağlarıyla galaksiler arasındaki bağların oluşma biçimlerini de inceleyen ve kayda değer benzerlikler tespit eden araştırmacılar, iki sistemin de kendilerini oluşturan parçalardan daha benzer olduğunu gördü.

İncelemede her boğum arasındaki ortalama bağlantı sayısı ve kümelenme biçimleri karşılaştırıldı.

Alberto Feletti, “Yapısal parametreler burada da beklenmedik derecede benzer çıktı. Galaksilerle sinir hücrelerini düzenleyen fiziksel güçler arasındaki gözle görülür farka rağmen iki ağ arasındaki bağlantısallık aynı fiziksel ilkeleri izleyerek evriliyor,” dedi.

Bu iki karmaşık ağ, evrendeki ağ ve bir galaksi veya bir sinir ağıyla sinir hücresi arasındakinden daha fazla benzerlik gösteriyor.

Bulguları izah eden “Sinir ağıyla kozmik ağ arasındaki nicel karşılaştırma” (The quantitative comparison between the neuronal network and the cosmic web) başlıklı makale, Frontiers of Physics’te yayımlandı.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan şöyle der:

Özgürlük adeta evrenin amacıdır diyesim geliyor. Evren gerçekten özgürlük peşinde midir diye kendime sıkça sormuşumdur. Özgürlüğü sadece insan toplumunda derin bir arayış olarak söylemleştirmek bana hep eksik gelmiş; mutlaka evrenle ilgili bir yönü vardır diye düşünmüşümdür. Evrenin temel taşları olarak parçacık-enerji ikilemini düşündüğümüzde, enerjinin özgürlük demek olduğunu çekinmeden vurgularım. Maddi parçacığın ise, mahkûm haldeki enerji paketçiği olduğuna inanırım. Işık bir enerji halidir. Işığın ne kadar özgür bir akışkanlığa sahip olduğu inkâr edilebilir mi? Enerjinin en küçük parçacık hali olarak tanımlanan kuantaların, günümüzde neredeyse tüm çeşitliliği izah eden etken olarak anlamlandırılmasına da katılmak durumundayız. Evet, kuantumsal hareket tüm çeşitliliğin yaratıcı gücüdür. Acaba hep aranan Tanrı bu mudur demekten kendimi alıkoyamıyorum. Evren-üstünün tıpkı bir kuantum karakterinde olduğu söylenirken de yine heyecanlanır ve olabilir derim. Yine acaba dıştan Tanrı yaratıcılığı buna mı denir demekten kendimi alıkoyamıyorum.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz