Önder Apo mücadeleye başladığı andan itibaren bütün gücünü halkına adadı ve mücadeleyi halk mücadelesine dönüştürdü. Her türlü inkâr ve imha soykırımına maruz kalan Kürt halkını bilinçlendirdikçe halk, mücadelenin gelişmesinde belirleyici bir rol üstlendi. Önderlik; parti, örgüt halk içindir bilincini halkımıza kazandırdı. Ve savaşan halk gerçekliği; düşmanın Kürt halkını, özgürlük hareketini yok etme sürecini boşa çıkardı. Tarihten intikam alırcasına yurtsever halkımız kendi tarihini yeniden yazma kahramanlığını sergiledi. Önderliğe olan bağlılığını mücadeleyi görev bilmekle gösterdi.
Yurtsever aileler çocuklarını yarınlara umut olacak şekilde büyüttü. 1979 yılında Amed’in Lice ilçesi Nenyas köyünde dünyada gelen Mehmet Yıldırım da yurtsever bir ailenin çocuğu olarak Önderlik gerçeği ile yetiştirilmiştir. Şehit Mehmet 1990 yılının zor şartlarında genç yaşında yurtsever biri olarak örgüt çalışmalarına başladı. Zorlukları engel görmeyen, sorumluluklarını başarılı bir şekilde yerine getiren şehit Mehmet sömürgeci, soykırımcı tc devleti tarafından 1999 yılında tutuklanmıştır. Mücadelesini 7 yıl boyunca kaldığı cezaevinde amansız bir şekilde sürdüren şehit Mehmet cezaevinden çıktıktan bir sene sonra tekrar tutuklanmış ve 3 yıl daha faşist cezaevinde kalmıştır. 2009 yılında evlenen şehit Mehmet özgürlük mücadelesini hiçbir zaman ikinci planda tutmamış, düşman yönelimlerinin şiddetli olduğu en zor süreçlerde dahi geri adım atmamıştır. Gördüğü işkenceler karşısında düşmana boyun eğmemiş, başı dik bir şekilde onur mücadelesini sürdürmüştür. En ön saflarda yer alan, Önderliğe ve şehitlere olan bağlılığı ile mücadele yoldaşlarına örnek olan şehit Mehmet 4 çocuk babası olduğu halde kendini örgüt çalışmalarına adamıştır. Ve Mehmet arkadaş çocuklarının, ailesinin gözü önünde düşmana teslim olmamış ve şehadete ulaşmıştır.
Mehmet arkadaşın biz yurtsever halka bıraktığı mesajı doğru anlamak lazım. Mehmet Yıldırım’ı kahraman yapan Önderliğe ve şehitlere olan bağlılığıdır. Önderliğe ve şehitlere olan bağlılık duygusunu kendisinde yaşatan biri hiçbir engeli karşısında tanımaz. Mehmet arkadaşın her daim düşüncesi Önderliğin fiziki özgürlüğü ve şehitlerin intikamını almaktı. Bir şehit arkadaşın merasiminde konuşan Mehmet arkadaş ‘Yoldaşlar bu şehit arkadaş güzel bedenini halkının değeri, onuru için feda etti. Halkımız, gençlerimiz şehitlerimizi doğru anlamalıdır. Şehitlerimizin mücadelesini daha çok büyütmeli, kanlarını yerde bırakmamalıyız. Şehitlere verilen söz bu şekilde olmalıdır.’ Diyerek şehitlere verdiği değeri vurgulamıştır. Mehmet Yıldırım’ın temel önceliği ailesinden ziyade yürüttüğü mücadelesiydi. Önceliği mücadele, mücadele, mücadeleydi.
Önder Apo ‘Ölüm her zaman vardır, belki beş yıl fazla, belki beş yıl az yaşayacağız. Kaldı ki, bizim bu yolumuz biraz da ölümsüzlük yoludur. En kötü ölümler veya bize dayatılan ölüm ölümün ta kendisidir. Ölümsüzlük ise PKK’nin dayattığı yaşamdır. Biz, her zaman bu yolun şahadetlerini yaşamın komuta gücü diye değerlendiriyoruz. Bizde şahadet yaşayan kaynaktır, yaşatan kaynaktır. Benim de altımda bu kaynak akıyor, yoksa ben böyle yaşayacağıma asla inanmıyorum. Şehitlerin sözcüsü olmaya çalıştık, onların vasiyetlerini yerine getirmeye çalıştık ve böylece güçlendik. Bu herkes için geçerlidir. Şehitlerimizin sözcüsü olmak, onların vasiyetlerinin yerine getiricisi olmak yaşamımızın varlık nedenidir.’ Özgürlük büyük bedeller ödenerek elde edilen bir gerçekliktir. Şehit Mehmet de tıpkı önderliğin dediği gibi yaşamın komuta gücü olarak ölümsüzleşti. Devrimci halk savaşının öncülerinden Mehmet Tunçların, Pakizelerin, Sêvelerin ardılı olarak savaşan halk gerçekliği kapsamında dönemin ruhuna uygun bir tutum sergiledi. Önderliği için, halkı için savaşmayı ve bu uğurda büyük fedakarlıkları göğüslemeyi bilerek devrimci halk savaşının görev ve sorumluluklarını üstlenmeyi Kürt halkına miras bıraktı.
Navdar(Xoca) Amed