DTK, “Eşitliği sağlamak için bir imza da biz atalım” çağrısıyla imza kampanyasına herkesin katılması için yayınladığı açıklamada, “İmza kampanyasına sahip çıkalım. Ayrımcılığa ve ötekileştirmeye karşı çıkarak eşitlikçi kararlardan yana tutum alalım” dedi.
Türkiye’de yayılmaya devam eden Koronavirüsü (COVID-19) cezaevlerinde bulunan tutsaklar için tehdit oluşturmaya devam ediyor. Cezaevlerinde sosyal izolasyonun ve mesafe kuralının mümkün olmaması, tutsak ailelerini de tedirgin ediyor. Med Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED TUHAD-FED) öncülüğünde içinde Demokratik Toplum Kongresi’nin de (DTK) aldığı bir imza kampanyası başlatıldı. 29 Mart’ta başlatılan imza kampanyası için DTK yaptığı yazılı basın açıklaması ile kampanyaya destek çağrısında bulundu.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Corona salgınından dolayı tüm dünyada toplum sağlığını korumak için olağanüstü kararlar alınmaya devam ediliyor. Tüm kamuoyunun dikkat çektiği gibi salgının en hızlı yayılabileceği riskli mekanların başında cezaevleri gelmektedir. Buraya bulaşacak olası bir salgını önlemenin mümkün olmayabileceği ve salgının kitlesel ölümlere yol açabileceğini bir çok duyarlı kesimin dile getirdiği gibi bizler de günlerdir ifade etmeye ve bu riskli duruma dikkat çekmeye çalışıyoruz. Dünyada bir çok ülke bu tehlikeyi öngörerek ayırım gözetmeksizin cezaevlerindeki tutsakların yaşamını riske atmamak için kitlesel tahliye kararları aldı.
‘Ayrıştırmanın kimseye getirisi olmayacaktır’
Türkiye’de ise önümüzdeki günlerde cezaevlerine yönelik yeni düzenlemelerin meclise geleceğini ve insan yaşamına dönük yeni kararların alınacağını kamuoyundan takip etmekteyiz. Bu konuda demokratik kamuoyunda bir duyarlılığın oluştuğuna ancak böylesi hayati bir meselede bile iktidarın ayırımcı ve ötekileştirici bir tavır sergileyerek tüm toplumu gerdiğine tanık olmaktayız. Bizler de Demokratik Toplum Kongresi olarak Mecliste cezaevleri ile ilgili yapılacak düzenlemenin toplum vicdanını yaralamayacak, insan sağlığını öncelikli kılacak ve toplumsal barışa hizmet edecek şekilde düzenlenmesi gerektiğini kamuoyu ile paylaşmak istiyoruz. Dünya toplumunun risk altında olduğu bir dönemde insanları ayrıştırmanın kimseye bir getirisi olmayacaktır. Ayrımcılığı derinleştirerek hukuku sadece belirli bir azınlığın haklarını garanti altına alan kurallara dönüştürmek adil olmadığı gibi toplum vicdanında da tepkiyle karşılanacağı kesindir. Bu nedenle Türkiye’nin içinde bulunduğu toplumsal, siyasal ve ekonomik krizlere bir yenisinin eklenmemesi için yeni çıkacak yasanın normalleşmeye hizmet edecek şekilde düzenlenmesi gerekmektedir.
‘İmza kampanyasına sahip çıkalım’
Cezaevlerine yönelik yeni düzenlemelerin eşit, adil ve insan sağlığını önceleyen şekilde yapılması için MED-TUHA-FED öncülüğünde ve kongremizin de içinde olduğu bir çok demokratik kurumun desteği ile kapsamlı bir imza kampanyası başlatıldı. Biz de internet ortamında imzaya açılan bu kampanyayı sahiplenmek için eşitlikten ve adaletten yana olan yurt içi ve yurt dışındaki tüm toplumsal dinamikleri, halkalarımızı, kadınları, gençleri, tüm demokratik kitle örgütlerini duyarlı olmaya, demokratik tepkilerimizin ve taleplerimizin bir parçası olan bu imza kampanyasına sahip çıkmaya, cezaevlerinde salgından dolayı yaşamı risk altında kalan binlerce tutsakla dayanışmaya ve onların sesi olmaya çağırıyoruz. İmza kampanyasına sahip çıkalım. İmzalayalım ve yayalım. Ayrımcılığa ve ötekileştirmeye karşı çıkarak eşitlikçi kararlardan yana tutum alalım.”