HPG Merkez Karargah komutanlarından Haki Armanc, hiçbir zaman peşmergeye silah kaldırmayı düşünmediklerini belirterek, çatışma alanına büyük askeri güç göndermenin “büyük bir sorumsuzluk” olduğunu belirtti.
Türk devletinin 23 Nisan’da başlayan yeni işgal saldırıları karşısında “çok güçlü bir direniş ortaya çıktığını” belirten Armanc, “Bu direnişin her anı, altın harflerle yazılıyor. Halkımız bununla onur duymalı” dedi.
İşgal saldırılarının Metina, Zap ve Avaşin’e yönelik başlatıldığını hatırlatan Armanc, “Geçen 44 gün içinde Türk devleti tıkandı. Birçok alanda ilerlemek ve işgali kısa sürede tamamlamak istedi. Ama bu gerçekleşmedi. Kürdistan özgürlük gerillası işgalciliğe karşı canlı kalkan oldu ve ağır darbeler vurdu” diye konuştu.
AMAÇ SADECE DURDURMAK DEĞİL, ÇIKARMAK
Armanc, “Düşmanın ilerleyişi durdurulduğu gibi, her gün kayıplar veriyorlar. Sürekli büyük bir korku içerisinde yaşıyor. Düşman tıkanma noktasındadır ve giderek kendi içerisinde sorunlar ortaya çıkıyor” ifadelerini kullandı.
Devlet-mafya-siyaset üçgeninde ortaya çıkan kirliliğe atıfta bulunan Armanc, Medya Savunma Alanları’na yönelik işgal operasyonunun bir sonucu olduğunu ve “iç sorunların giderek daha fazla derinleşeceğini” kaydetti.
İşgalcilere karşı ellerinden gelen her şeyi yapacaklarını vurgulayan Armanc, “Güçlerimiz kararlı ve hazırlıklıdır” dedi.
Amaçlarının sadece “düşmanın ilerleyişini durdurmak” olmadığını ifade eden Armanc, “Aldıkları yerlerin de mutlaka kurtarılması gerekiyor. Bu amaçla derinleşme var ve bu amaçla arkadaşlarımız hareket halindedir. Umut ediyoruz ki önümüzdeki dönemde daha etkili eylemlerle Türk devlet faşizmini yıkacağız” şeklinde konuştu.
OLAYIN SORUMLULARI İYİ BİLİNMELİ
5 Haziran günü KDP ile yaşanan gerilime de işaret eden Armanc, “Çok üzücü bir olay. Hayatını kaybeden peşmergelerin ailelerine başsağlığı, yaralılara şifa diliyoruz. Bu olay neden yaşandı, sorumluları kimdir? Bunun iyi bilinmesi lazım” diye belirtti.
25 yıldır gerillanın olduğu alanlara sabahın erken saatlerinde, henüz gün ağarmadan 50 araçlık bir konvoyla gelindiğini anlatan Armanc, şöyle konuştu:
“Bu geçişi kim planladı, kim talimatını verdi? Temel sorumlular onlardır. Oraya gelen güçler, öyle iddia edildiği gibi bir yeri temizleme amaçlı değil, büyük bir güçtür, ağır silahları var, kepçeler de getirilmiş. Öyle görünüyor ki, bazı yerlerde yol yapma planlanıyor ve arkadaşların olduğu yerlerin alınması amaçlanıyor. Öncelikle şunu söyleyebiliriz; bu olay yaşanmayabilirdi. Eğer haber verselerdi, görüşmeler yapılsaydı, tartışılsaydı, bu üzgün olay yaşanmadan çözülebilirdi. Ama ne yazık ki öyle yapmadılar.
‘BÜYÜK BİR SORUMSUZLUKTUR’
Arkadaşlarımızın orada, çeperlerde olduğunu biliyorlardı. Türk devleti zaten bir işgal operasyonu başlatmış. Metina’daki tüm arkadaşlarımız intişar pozisyonundaydı. Sözkonusu alanlarda da Türk devletinin ilerlemek istediğine dair bilgiler geliyor. Böyle koşullarda arkadaşlarımıza haber vermeden ağır silahlı askeri güçlerin arkadaşların üzerine gönderilmesi, çok büyük bir hatadır, büyük bir sorumsuzluktur. Halkımız şunu bilmeli; kim onları gönderdiyse sorumlu onlardır.
‘SIRTIMIZ PEŞMERGE VE GÜNEY HALKINA DÖNÜKTÜR’
Bizim sırtımız peşmerge ve Güney Kürdistan halkına dönüktür, önümüz Türk devletinedir. Her gün saldırıyorlar. Biz bununla uğraşıyoruz, şiddetli bir savaş içerisindeyiz. Arkadaşların olduğu bir yere böyle bir güç göndermek sadece düşmana hizmet eder. Bizim Türk işgalciliğine yoğunlaşmamız gerekiyor. Tüm çabamız bu yöndedir. Ama sırtımızda öylesine büyük bir gücün arkadaşlarımızın olduğu yere yönelmesi büyük bir sorumsuzluktur. Konvoyun gittiği yerin neresi olduğu biliniyor. Talimatı verenler de biliyor. 25 yıldır biz oradayız. Geldikleri yol zaten siviller tarafından kullanılmıyor. Oradan kimse gelip geçmiyor. Kepçelerle gelip arkadaşların yakınında durmuşlar. İrtibata geçtiğimiz alandaki arkadaşlarımız, ‘Biz uyarıda bulunduk; ilerlemeyin, biz buradayız. Ancak dikkate almayarak ilerlediler ve bu temelde olay yaşandı’ dedi. Yaşanan kayıplar konusunun ise soruşturmaya ihtiyacı var.
‘PATLAMANIN NASIL YAŞANDIĞINI BİLMİYORUZ’
Peşmergelerin nasıl hayatını kaybettiklerini bilmiyoruz. Bazı açıklamalara göre Türk devleti bombaladı. Hedef olan araca bakıldığında ya içerde patlama oldu ya da Türk keşif uçağı tarafından vuruldu. Olay yaşandığında bölgede birkaç keşif uçağı dolaşıyordu. Biz de araştırıyoruz. Önemli olan, bunun neden yaşandığıdır. Bu saatten sonra bir daha böyle bir durum yaşanmamalı. Şu an biliyoruz ki, Türk devleti yaşanan olaydan çok mutluluk duydu.
‘HİÇBİR ZAMAN PEŞMERGEYE SİLAH KALDIRMAYI DÜŞÜNMEYİZ’
Güney Kürdistan halkımız bilmeli ki, Kürdistan Halk Savunma Güçleri olarak Güney Kürdistan peşmergesine karşı eylem yapmak ya da silah kullanmak hiçbir şekilde gündemimizde değildir, hiçbir zaman böyle bir durumun yaşanmasını istemeyiz. Hiçbir zaman bunu düşünmeyiz. Aksine tüm komutanlarımız, peşmergelerin gerillanın yanında yer alması ve kardeşimiz olarak Türk devletinin işgaline karşı durması çağrısında bulundu. Gerillanın peşmergeye saldırı düzenlediği ya da pusu kurduğu yönündeki tüm iddialar asılsızdır. Yalandır. Eğer bir sorumlu aranacaksa, karar alan KDP yetkilileridir, bu gücü oraya çıkarma talimatı veren komutanlardır. Neden Zendura’ya saldırıların olduğu, çatışmaların yaşandığı sırada böyle bir güç oraya gönderiliyor?
ŞU AN BEKLEME HALİ VAR, GÖNDERİLEN GÜÇ GERİ ÇEKİLMELİ
Halkımız ve kamuoyu bilmeli ki, bu büyük bir hatadır ve bu hatadan dönülmesini istiyoruz. Komutanlığımız da oradaki arkadaşlarımızı çatışmalar ve kayıplar yaşanmaması konusunda uyardı. Şu an bir bekleme hali var. Doğru olan, oraya gönderilen gücün geri çekilmesidir.”
DURUM SAKİN AMA ÇOK HASSAS
“Şu an durum sakin ama çok hassas” diye ekleyen Armanc, sözlerini söyle sürdürdü: “Tekrar söylemek istiyorum; bizim tek amacımız Türk devletinin Kürdistan’daki işgaline son vermektir. Başka bir düşüncemiz yok.
KDP BİR NOKTA KURDU, ENGEL ÇIKARIYOR…
Metina boğazından Begova ve Kani Masi’ye kadar birçok nokta kuruldu. KDP yollara, yol kenarlarına güçlerini yerleştirdi. Oradaki güçlerimize birçok engel de çıkardılar. Zaten şu an operasyon hali var. Onlar da yolları tuttular. Çok sayıda engelle karşılaşıyoruz. Buna rağmen arkadaşlarımız, hareketimiz çatışma yaşanmaması konusunda uyarılarda bulundu. Yani Kürt güçleri karşı karşıya gelmemeli. Düşmanı memnun edecek bir çatışma yaşanmamalı. Ve bir durum yaşanmadı. Ama şimdi geldikleri yer, farklıdır. Arkadaşlarımızın noktalarının arasındadır. Böyle bir durumda gerçekten çok acıdır. Şu an itibariyle durum sakindir. Umut ediyoruz ki, KDP de bunun hata olduğunu görür ve gerekli tedbirleri alır.
‘KÜRT DÜŞMANLARI MUTLU OLDU’
Son iki günde şunu da gözlemliyoruz; sürekli keşif uçuşları yapılıyor. Savaş uçakları da bazı yerleri vurdu. Belki bizim de kayıplarımız vardır, henüz bilgi alamadık. Hem KDP arkadaşların noktalarının çevresine güçlerini yerleştirmiş, hem keşif uçakları arkadaşların üzerinde dolaşıyor hem de savaş uçakları saldırılarda bulunuyor. Bunu Kürtlüğün neresine koyabiliriz! Eğer KDP Kürtlükten bahsediyor ve ulusal bir tutuma sahipse, ağır silahlarla gerillanın üzerine gitmek yerine, diyalogla sorunu çözme yoluna gitmeliydi. Gerilla kendisini koruyacak, hiçbir güç bizi bu direniş alanlarımızdan çıkaramaz. Bu yerler Kürt halkının onurudur. Gerillanın bulunduğu dağlar Kürt halkının onurudur. Yüzlerce yıldır Kürtler kendilerini buralarda koruyor. Buraları bırakamayız. Umut ediyoruz ki, KDP gerillanın olduğu yerlerde ilerlemez. İlerlerse çatışma olur. Bunu açık söyleyelim. Ama böyle bir durum yaşanmasını istemiyoruz. Buna karşıyız. Biz gerçekten ulusal birliği geliştirme, Kürtler arası birliği oluşturmak istiyoruz. Tüm çabalarımız bu yöndedir. 5 peşmergenin hayatını kaybettiği dünkü çatışmalardan, Kürtlerin tüm düşmanları mutlu oldular. Neden düşmanlarımızı mutlu edelim? Kimin buna hakkı var?
‘SÜLEYMANİYE HALKINI SELAMLIYORUZ’
Ayrıca Süleymaniye halkımızın direnişini selamlıyoruz. Onurlu bir duruş sergilediler. Hewlêr ve Duhok halkından da bunu bekliyoruz. Özellikle Amediye halkından bekliyoruz.
‘AMEDIYE HALKI ENGEL OLMALIYDI’
Eğer Amediye halkı, gerilla alanlarına giden peşmergelerin önünü tutsaydı belki bu olay yaşanmayacaktı. Halkımız kendisini sorumlu görmeli. Belki anlamayan sorumlular ve komutanlar vardır ama halkımızın çok güçlü bir yurtseverlik duygusu var. Amediye halkımızın, Kürt mücadele tarihinde onurlu bir tutumu olduğunu biliyoruz. Engelleyebilirlerdi. Sadece Amediye değil, tüm Güney Kürdistan yerleşim birimleri tepkilerini gösterebilir. Çünkü Kürdün Kürtle savaşı bize zarar veriyor. Özgürlük mücadelesine zarar veriyor, düşmanımızı mutlu ediyor.
‘BİR DAHA BU ÜZÜCÜ OLAYLAR YAŞANMAMALI’
Biz de Halk Savunma Birlikleri olarak şunu söylüyoruz; peşmerge ve Kürdistan özgürlük gerillası arasında üzücü herhangi bir olay yaşanmaması için sonuna kadar çabalayacağız. Düşman işgalciliğini durdurmak ve yenme çabamızı her zamankinden daha güçlü hale getireceğiz, bundan hiç kuşku duyulmamalı. Halkımızdan ve KDP güçlerinden de bu oyunlara gelmemelerini istiyoruz.
‘TÜRK DEVLETİ TÜM KÜRDİSTAN’I İŞGAL ETMEK İSTİYOR’
İşgali tüm Güney Kürdistan’a yaymak amacıyla karşı karşıya gelmemiz için bu oyunları kesinlikle Türk devleti istiyor, teşvik ediyor. Amaçları bu. Bunu görmeyen büyük gaflet içerisindedir. Zaten açık söylüyorlar, gizli de değil. Gerilla buna karşı direniyor. Her gün şehitler veriyoruz. Arkadaşlarımız uykusuz, susuz, ekmeksiz kalıyorlar. Ama asla moralleri düşmüyor. Hep en öne çeperlerdeler, savaşın içerisindeler. Bu KDP de dahil tüm gençler ve güçlerimiz bundan onur duymalı. Ama dünkü olay bunun tam tersidir. İşgalci Türk devletinin çabalarına hizmet ediyor. Umuyoruz ki bu görülür, bir daha bu tür olaylar yaşanmaz ve tüm taraflar tarihsel sorumluluklarını yerine getirir.”