Batman Belediyesi’ne kayyım atamasının Ilısu Barajı ve HES projesiyle doğrudan ilişkili olduğunu belirten Hasankeyf Koordinasyonu, “Önceki kayyım atamaları sonrasında ortaya çıkan tahribat bunun göstergesidir” dedi.
Batman Belediyesi’ne kayyım atamasına yönelik tepkiler devam ederken, yazılı açıklama yapan Hasankeyf Koordinasyonu da kayyım atamasının Ilısu Barajı ve HES projesiyle doğrudan ilişkili olduğunu duyurdu. Koronavirüsten kaynaklı dünyada çok sayıda yıkım projesinin geçici olarak durdurulduğu ifade edilen açıklamada, merkezi iktidarın ise bunu fırsata çevirdiği belirtildi.
‘HALKIN İRADESİ GASP EDİLDİ’
Diyarbakır Silvan, Eğil, Lice, Ergani ve Batman Belediyesi başta olmak üzere 8 belediyeye kayyum atanmasıyla iktidarın yerel yönetimleri tahakkümü altına alarak halkın iradesini gasp ettiğini vurgulayan Hasankeyf Koordinasyonu, “HDP’den seçilen Batman Belediye Eşbaşkanları, Ilısu Barajı yüzünden göç ettirilecek insanlardan on binlercesinin hazırlıksız şekilde Batman gibi kentlere gelmesiyle sosyo-ekonomik sorunların derinleşmesi ve 12 bin yıllık geçmişe sahip evrensel bir mirasın yok edilmesinin yanı sıra, uzun bir süredir Ilısu projesinin ortaya çıkaracağı tahribatın farklı bir boyutuna dikkat çekmekteydi. Baraj göletine dökülen atık sular da sadece fiziksel tutma işlemi/ön arıtma yapılmakta, biyolojik arıtmanın olmaması halk sağlığı açısından ciddi bir risk oluşturmaktadır. Buna endüstriyel-kimyasal ve sulamaya dayalı tarımdan gelen ve hiç arıtılmayan atık suları eklersek bu risk daha da artmaktadır” dedi.
‘HALKÇI DEVRİMCİ BELEDİYE ANLAYIŞINA KAYYUM’
Kayyum atamasının hukuksuzluğuna dikkat çekilen açıklamada, “Hukuksuz kayyım atamasının Ilısu Barajı ve HES projesiyle de doğrudan ilişkili olduğu ortadadır. Daha önceki kayyım atamaları sonrasında ortaya çıkan tahribat bunun göstergesidir. Kayyım atamasının Batman Belediyesi’nce su faturalarının ödenmesini erteleme kararının üstünden daha 12 saat geçmeden gerçekleşmiş olması, halkçı/devrimci belediye anlayışıyla kayyım politikasının su hakkı konusunda da karşı karşıya geldiğini göstermektedir. Kayyım ataması salgın ortamında halkın suya ücretsiz erişim hakkına da saldırıdır. İktidar bu koşullarda bile su hakkına karşı yürüttüğü politikaları sürdürmektedir” diye belirtildi.
‘KAYYIM KARARI GERİ ÇEKİLSİN’
Tarihi Hasankeyf’in, su altında kalmaya devam ettiği, baraj göleti üzerinde çöplerin birikmeye başladığını ve canlılar için biriken çöplerin tehlike yaşattığına dikkat çekilen açıklamada, “Hasankeyf Koordinasyonu olarak kayyım kararlarının derhal geri çekilmesini, Ilısu Barajı ve HES’inde su tutma işleminin acilen durdurulmasını, kapakların kontrollü olarak açılarak suyun serbest akışına geçmesini talep ediyoruz” denildi.