Hewlêr’de KDP, Türk özel harp dairesinin talebi üzerine aralarında yaralı ve kadın gerillaların da bulunduğu 80’den fazla gerillayı katletti. Katliamın üzerinden yıllar geçmesine rağmen cenazelerini alamayan aileler, hala çocuklarının cenazelerini arıyor.
Hewlêr’de 16 Mayıs 1997 tarihinde gerçekleştirilen katliam hala aydınlatılmayı bekliyor. 16 Mayıs 1997 tarihinde KDP güçleri ile Barış Gücü adı altında bölgede görev yapan Türk askerleri, aralarında Heyva Sora Kurdistanê Hastanesi’nin de bulunduğu birçok kuruma yönelik düzenledikleri saldırıda, savunmasız onlarca kişiyi katlettiler. Kürt halkının tarihine kara bir leke olarak geçen 16 Mayıs Hewlêr Katliamı’nın üzerinden yıllar geçmesine rağmen şimdiye kadar ne yaşamını yitirenlerin cenazeleri ailelerine teslim edildi, ne gömüldükleri yerler açıklandı. Olayın failleri ise ne yakalandı ne yargılandı.
KDP ile PKK arasında ateşkesin olduğu 1997 yılında, KDP Türk askerlerine yardım etmeyeceklerini söyledi. Sözünü tutmayan KDP, hastaneye saldırıyla eşzamanlı olarak Kürdistan Ulusal Demokratik Birliği (YNDK) Genel Merkezi, Mezopotamya Kültür Merkezi (MKM) Hewlêr Şubesi, PKK Temsilciliği, Kürdistan Özgür Kadınlar Birliği (YAJK) Derneği, Welat ve Welate Roj gazeteleri de aynı güçler tarafından ağır silahlarla tarandı. Buralara gerçekleştirilen saldırılar sonucunda da birçok savunmasız insan yaşamını yitirdi. Saldırı sonrası başlatılan gözaltı ve tutuklama operasyonları aylarca sürdü. Bu katliam ardından çok şiddetli bir savaş sürecinin de önü açılmış oldu.
Kürt halkının tarihinde kara bir leke olan Hewlêr katliamında çoğu sakat, gazi ve yaralı olmak üzere 52 PKK kadro ve çalışanı katledilirken, tutuklanan birçok kişiden de bir daha haber alınamadı. Çoğunun katledildiği düşünülen bu kişilerle birlikte 80 civarında silahsız insan bu dönemde KDP tarafından katledildi.
Katliamın ardından KDP şehit düşenlerin cenazesini ailelerine vermedi. Cenazelerin bir kısmının Duhok yolu üzerindeki Hewler Havalimanı kontrol kulesinin bitişiğindeki araziye gizlice gömüldüğü, kayıtlarının bulunduğunu, buranın daha sonra köy mezarlığına dönüştüğü söyleniyor. Katliamda şehit düşenlerin ve kaybedilenlerin aileleri ve Hêvi Derneği, cenazelerin bulunması için Kürdistan Bölgesi İnsan Hakları Heyeti’ne ve Irak Parlamentosu İnsan Hakları Komisyonu’na bir dilekçe vermişti.