AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılında kamuda kadrolaşma oranı yüzde 15 olan FETO’nun 20 yıllık AKP iktidarı döneminde kamuda kadrolaşma oranı dört kattan fazla artarak yüzde ellilere ulaştı. Şu anda AKP ve Saray iktidarını ayakta tutan iki temel güç var; tekeller ve tarikatlar. Bu iki güç AKP iktidarının altında kârlarını ve servetlerini katlayarak büyüdü. İktidarın desteğiyle büyük tekeller kârlarına kâr katarken, 15 Temmuz girişiminden sonra devlette FETO’cuların boşalttığı yerleri tarikatlar almaya başladı. AKP iktidarı ve faşist Erdoğan ilk olarak Nakşibendi tarikatı ve türevlerini yerleştirmeye başladı. AKP-Erdoğan iktidarının desteğiyle Nakşibendi tarikatı ve türevleri de hızla birer holdinge dönüştü. Yine AKP-MHP iktidarının KHK’larla boşalttığı kamu kurum ve kuruluşları cemaat, tarikat ve dini vakıfların üyeleri ile doldurdu. KHK’ların yasallaştırmasının tek nedeni ise iktidarın bütün kurumlarına kendi tarikat üyelerini yerleştirmek olduğu gerçeğidir. Erdoğan tarikatları sadece kurumlara yerleştirmedi. İktidarını sağlama almak için de bu tarikat ve cemaatlerin bir çoğunu da silahlandırdı.
1970’li yıllardan bu yana özellikle dinci-sağcı partilerin içinde Nakşiler ve Nurcular etkili birer güçtü. AKP iktidarı bu tarikatları devletin de bir parçası haline dönüştürerek kendini sağlama almaya çalıştı. Adalet, içişleri, eğitim, sağlık, bayındırlık, enerji, tarım ve benzeri bakanlıkların, kamu kurum ve kuruluşlarının kritik noktalarında tarikat mensubu bürokratların bulunduğu bu bakanlıkların aslında belli tarikatların kontrolünde olduğu aşikardır.
AKP-MHP iktidarının desteklediği ve kurumsallaştırdığı aktif 30 tarikat ve cemaat bulunuyor. Bunlarla organik bağı olan vatandaş sayısı 2,6 milyon. Türkiye’de belli başlı 30 tarikat ve onlara bağlı 400 kol bulunuyor. Sadece İstanbul’da açıktan faaliyet yürüten tekke sayısı 445.
Özellikle Kürdistan şehirlerinde faaliyet yürüten bu tarikatlar dini kullanarak Kürtleri bu tarikatlar bünyesinde eritmeye yönelik örgütlenme çalışmaları yürütüyor. Siirt, Diyarbakır, Mardin, Adıyaman, Batman, Van, Hakkari, Şırnak, Ağrı, Muş, Bitlis, Gaziantep ve Şanlıurfa’da ise cemaat ve tarikatlara ait 800’ün üzerinde faal medrese bulunuyor. AKP ve saray şefi Erdoğan’ın iktidara gelmesiyle birlikte şehir merkezlerindeki medreselerin sayısının hızla arttığına, özellikle Kürdistan şehirlerinde Kuran kurslarının artık dernek çatısı altında faaliyetlerini sürdürdükleri ise raporla ortaya çıkmıştı.
“10 bin özel okulun üçte biri tarikatlarla ilişkili”
Yine Tarikat ve Cemaatlerin taraftar kazanmak için kullandığı ilk yöntemlerden biri Eğitim kurumları açmak oldu. FETO yapılanması da lise, üniversite ve dershaneleriyle kendisine pek çok taraftar bulmuş, sonrasında bu öğrencileri devletin bütün kurum ve kuruluşlarına yerleştirmek oldu. AKP-MHP iktidarı FETO’dan boşalan yerleri kendi tarikat üyeleriyle doldurmaya başladı.
Milli Eğitim Bakanlığı verilerine göre, Türkiye’de 10 bin 53 özel öğretim kurumu bulunuyor. bu kurumların üçte biri bir tarikat ya da cemaat ile bağlantılı. Tarikat ve cemaatlerle bağı olan okullarda öğrenim gören öğrenci sayısıysa 410 binin üzerinde.
AKP iktidarı 2014 yılında kanun değişikliği yaparak özel okullarda öğrenim gören öğrencilere eğitim desteği vermeye başlamıştı. Buna göre 2 bin 500 ile 3 bin lira arasında destek alacak öğrenci sayısının her yıl Milli Eğitim Bakanlığı’nca belirlenmesine karar verilmişti.
Kanun değişikliğinin yapıldığı ilk yıl destek verilecek öğrenci sayısı 250 bin olarak belirlenmişti. İktidar tarikat ve cemaatlere ait özel okullarda okuyan öğrenciler için devlet 898 milyon 800 bin lira ödeyerek tarikatların güçlenmesini sağlamış oluyordu.
Eğitim politikası uzmanı Prof. Dr. Esergül Balcı’nın 2018’de hazırladığı rapora göre, Türkiye’deki dört binin üzerindeki özel öğrenci yurdunun 2 bin 480’i de bir tarikat ya da cemaat ile bağlantılı.
Yine Rapora göre, Türkiye’de faal olan başlıca tarikatlar Nakşibendilik, Kadirilik, Rufailik, Mevlevilik ve Halvetilik olarak sıralanıyor. Bunlardan en kalabalığı olan Nakşibendiler; Menzil, İsmail Ağa, İskenderpaşa ve Erenköy Cemaati çatısı altında dört farklı kolda faaliyet yürütüyor.
Diğer büyük cemaatlerden Süleymancılar, Işıkçılar ve Nur Cemaati ise Nakşibendilikten ayrılıp cemaatleşen yapılar. Nur Cemaati’nin kendi içerisinde 44 ayrı kolu bulunuyor. FETO yapılanması ise Nurcuların kollarından biri.
AKP-MHP iktidarının güçlendirdiği ve etki alanlarını genişlettiği tarikat, cemaat ve vakıfların kamu kuruluşlarındaki yapılanmalarını derledik.
AKP-MHP iktidarının uzun yıllar ortak olduğu “FETÖ”nün, 15 Temmuz girişimi sonrası yaşanan tasfiyelerin ardından kamuda boşalttığı yerlerde yeni cemaat ve dini örgütlenmeler, tarikatlar yerleştirildi.
İktidarın oluşturduğu tarikat zinciri
Türkiye’de saymakta zorlanacak kadar çok tarikat ve cemaat var. Çoğunun kökeni Nakşibendi tarikatı.
Süleymancılar Tarikatı
Cumhuriyet’in ilk yıllardan itibaren varlığını sürdüren Süleymancılar, uzun yıllar gizli sürdürdükleri hareketlerini, Özal Hükümeti’nin Kur’an ve din eğitimini normalleştirmesiyle beraber gün yüzüne çıkarttı. Siyasetle yakından ilgili olan Süleymancılar, bu yönleriyle Gülen Cemaati ile büyük benzerlik gösteriyor.
Varlığını türban ve Kur’an eğitimi üzerine kuran Süleymancılar, bir dönem etkisini yitirse de kamudaki varlığını korumayı başardı. İktidar- Gülen Cemaati kavgası bu gruba yaradı, Milli Eğitim’de Gülen yapılanmasından boşalan kadrolar, Süleymancılar tarafından dolduruluyor. Süleymancılar, ülke genelinde iki bin binden fazla olduğu tahmin edilen öğrenci yurtlarında dini eğitim veriyor. Milli Eğitim Bakanlığı ve Süleymancılar arasında imzalanan “Değerler Eğitimi Protokolü” kapsamında gerici ideolojisini okullarda düzenlediği seminerlerde çocuklara aktarıyor.
Süleymancılar’a ait olan Aladağ’daki Tahsil Çağındaki Talebelere Yardım Derneği (TÇTYD) Ortaöğretim Kız Öğrenci Yurdu’nda yaşanan ve 11 çocuğun ölümü ile sonuçlanan yangından sonra ortaya çıkanlar hükümetin bu grubu himayesinin ulaştığı noktayı bir kez daha gözler önüne serdi.
Menzil Tarikatı
AKP-Gülen Cemaati ilişkilerinin bozulmasının ardından adını ciddi biçimde duyurmaya başlayan Menzil Tarikatı’nın çok sayıda radyo-televizyon kanalı bulunuyor. Gülen yapılanmasından farklı olarak, yetişkinleri ve gelir düzeyi görece iyi olanları örgütleyen tarikat, “Semerkand” isimli bir de dergi yayımlıyor.
Nakşıbendiliğin kolu olan Menzil Tarikatı, “Yolsuzluk Operasyonu” sonrası cemaatlere yönelik, “Ya benimlesiniz ya onlarla” çağrısından sonra Erdoğan’ın yanında taraf tutan ilk dini yapılanma. Özellikle esnaflar arasında örgütlenen Menzil, Adıyaman kökenli bir tarikat olmasına karşın bütün ülkeye yayıldı. Tarikat liderlerine ‘Gavs’ ismini veren Menzilcilerin ‘Minah’ adında bir de başucu eserleri bulunuyor. Tarikatın, “Semerkand Öğrenci Yurdu” adı altında ülke genelinde 150 yurdu bulunuyor.
Diyanet İşleri eski Başkanı Mehmet Görmez’in görevden ayrılmasında pay sahibi olduğu söylenen Menzil; İçişleri Bakanlığı, Adalet Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı’nda da etkili. Emniyet mensuplarının yükselebilmek için Menzil’den referans aldığı iddiaları sürekli dile getiriliyor. Tarikatın etkisini en fazla hissettirdiği bakanlık ise Sağlık Bakanlığı… Menzil’in, özellikle kabine değişikliğiyle görevinden alınan eski Sağlık Bakanı Recep Akdağ döneminde bakanlıkta kadrolaştığı biliniyor.
Hacamat Ve Sülük Yasallaştı: iktidarın hacamat ve sülük tedavisini yasallaştıran Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları Yönetmeliği’nin yanı sıra, hastanelerin hasta odalarına kıble yönünü gösteren işaretler, seccade, Kuran ve “Peygamberin Hayatı” kitabının konması uygulamasını Menzil’in etkisiyle gerçekleştirdiği ifade ediliyor.
İsmailağa Cemaati
AKP’li bürokratların grubun lideri Mahmut Ustaosmanoğlu’yla verdiği pozlarla akıllarda kalan İsmailağa Cemaati, 15 Temmuz’un ardından pastadan en büyük pay alan cemaatlerden. Cemaat, kamuoyunda Cübbeli Ahmet diye bilinen Ahmet Mahmut Ünlü’nün medyaya yansıyan haberleriyle geleneksel “cemaat profili”nden uzak bir çizgi sergilese de son bir yılda eğitimin gericileşmesinde etkin rol oynuyor.
Çok Sayıda Öğrenci Yurdu Ve Kuran Kursu: Nakşibendi geleneğinin Türkiye’deki en etkin grubu olan İsmailağa Cemaati’nin “Marifet Derneği” adı altında ülke genelinde açtığı çok sayıda öğrenci yurdu olduğu biliniyor. Genellikle eğitim almayan insanlar arasında örgütlenen İsmailağa Cemaati’nin mensupları devlet kadrolarında etkili görevler üstlenemese de dernek adı altında açtığı yurt ve Kuran kurslarıyla etki alanı genişletiyor. Cemaate, İstanbul Beykoz’da geçen yıl tartışmalı bir biçimde büyük bir imar alanını tahsis edildi. Cemaatin bu arazi üzerinde Müceddid Mahmud Efendi Külliyesi Kız Medresesi isimli bir okulu bulunuyor.
Malatyalılar Cemaati
Gülen Cemaati’yle beraber, AKP iktidarından en fazla “nemalanan” grupların başında Malatyalılar geliyor. Gülen Cemaati gibi eğitim ve kadrolaşmaya özel önem veren grup, boşalan kamu kadrolarını doldurma konusunda diğer cemaatlere oranla öne çıkıyor.
Ahmet Davutoğlu’nun Başbakanlığı döneminde TRT ve Dışişleri Bakanlığı’nda kadrolaşan Malatyalılar, İnönü Üniversitesi’nde de çok etkililer. Adını doğduğu Malatya ilinden alan cemaatten habersiz kamuya temizlik işçisi dahi alınamıyor.
Hamiyet Ve İrfan Vakfı
2006 yılında Ankara’da kurulan Hamiyet ve İrfan Vakfı (AHİ) Gülen-AKP ilişkilerinin bozulmaya başladığı 2013 yılından bugüne etki alanını genişletmeye devam ediyor. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Ankara Milli Eğitim Müdürlüğü’yle protokol imzalayan vakfın, Ankara başta olmak üzere İstanbul, Konya ve İzmir de çok sayıda öğrenci yurdu bulunuyor.
AHİ’nin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’yla imzaladığı protokolün amacı, vakfın internet sitesinde şu ifadelerle yer alıyor:
“Çocuk evleri açılması, çocukların psikososyal ve fiziksel gelişimlerine katkıda bulunulması, yüksek yararının gözetilmesi amacıyla işbirliği içerisinde, her türlü proje ve sosyal etkinlikleri gerçekleştirmek…”
Ankara’nın Batıkent semtinde Büyükşehir Belediyesi tarafından vakfa tahsis edilen büyük bir arazide AHİ’nin öğrenci yurdu bulunuyor. Tabelası olmayan, etrafı yüksek duvarlarla çevrili bir yurt.
Erdoğan Eğitimi Ensar’a Teslim etti
Ülke genelinde FETO’ya ait okullar ve kurslar kapatılırken, AKP iktidarı eğitimi vakıflar eliyle yürütmeye devam ediyor. Milli Eğitim Bakanlığı, Karaman’daki yurdunda çocuklara yönelik yaşanan tecavüz olaylarıyla tepki çeken Ensar’a imzaladığı protokolle eğitimde büyük alan açıyor.
Protokolün açtığı yoldan Ensar, ortaokul ve liselerin yanı sıra üniversiteye giriş kursundan Kuran kursuna kadar istediği her alanda eğitim verebiliyor.
MEB’in Ensar’a tanıdığı yetkilerden bazıları şunlar:
. Ortaokul ve liselerde sanatsal, sportif, sosyal, kültürel, bilimsel ve teknolojik kurs açma
.Bakanlıkla koordineli olarak, ortaokul ve lise öğrencilerine yönelik gezi ve kamplar düzenleme
.MEB’e yeni öğretim programları teklif etme
.Öğretmen Adayı Yetiştirme Programı’na kitap önerme
.MEB’de ihtiyaç olduğu takdirde kendi bünyesindeki öğreticileri görevlendirme.
Öğrenciler TÜGVA’ya Emanet
AKP iktidarının öğrencileri “emanet ettiği” bir diğer vakıf ise Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA). Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın kurucusu olduğu vakıf, ilkokullardan üniversitelere kadar geniş bir zeminde varlık gösteriyor. TÜGVA’nın çocuklara ve gençlere yönelik bazı faaliyetleri şöyle:
.‘Namaz Ağacı’ Projesi (2 bin 200 öğrenci)
.‘Çizimlerle Hadis’ Yarışması (10 bin öğrenci)
.Okuldan Sonra Camiye’ etkinliği (6 ilde 500 öğrenci okuldan sonra camilere taşındı)
.68 ilde ‘Lise Sohbetleri’
.33 üniversite kampüsünde iftar etkinlikleri
.‘Haydi Baba Camiye’ etkinliği (Ülke genelinde 55 buluşma)
İlim Yayma Cemiyeti Ve Birlik Vakfı
MEB, Ensar’a olduğu gibi İlim Yayma Cemiyeti ve Birlik Vakfı’na da e-yaygın sistemdeki öğretim programlarını kullanarak her düzeyde öğrenciye yönelik sosyal, kültürel, sportif, mesleki ve teknik kurslar düzenleme olanağı verdi. İlim Yayma Cemiyeti’nin başta İstanbul ve Bursa olmak üzere toplam 142, Birlik Vakfı’nın ise ülke genelinde 200’e yakın öğrenci yurdu bulunuyor.
İşte Türkiye’nin tarikat ve cemaat haritası
Tarikatları bir sıra halinde yazacak olursak beli başlı olanlar şunlardır:
Nakşibendi tarikatı
Kadiri tarikatı
Mevlevi tarikatı
Halveti tarikatı
Rufai tarikatı
Melami veya Bayrami tarikatı
Sühverdiye tarikatı
Çeşti tarikatı
Şazeliye tarikatı
Nurcuların içinden çıkan cemaatler şunlardır:
1-Fetullah Gülen cemaati
2-İlim yayma cemiyeti.
3-Kırkıncı hocacılar cemaati
4-Yeni Asyacılar grubu
5-Yeni nesilciler grubu
6-Aczimendiler (Müslüm Gündüz)
7-Meşveretçiler
8-Medzehra gurubu
9-Zehra vakfı
10-Okuyucular (Kurtoğlu gurubu )
11-Yazıcılar
12-Sungurcular grubu
13-Medrese alimleri vakfı
14-Şalvarlı efe cemaati
15-Hayrat cemaati
16-Norşin dergahı (Şeyh Nurettin mutlu)
Bunların yanında ayrıca ( Adnan Oktar) Adnan hocacılar, Mustazaflar, Furkancılar (Furkan Vakfı- Alparslan Kuytul) gibi cemaatler de var.
Faal olan tarikatlar ve onların içinde çıkan cemaatler şunlardır:
1 NAKŞİBENDİ TARİKATI
Nakşibendi tarikatını 2 gruba ayırabiliriz. Birincisi Nakşibendi tarikatı ekolune bağlı kalan cemaatler, diğeri de Nakşibendi ekolunden gelmesine rağmen ayrı bir tarikat gibi ekol oluşturan Nurcular. (Nurcuların cemaatlerini yukarıda vermiştik.)
1-Nakşibendi tarikatı
Menzilciler, ( Adıyamancılar, Gavsçılar ve Semerkand Vakfı)
İskenderpaşa cemaati
İsmailağa cemaati ( İhvancılar ve Cübbeli Ahmet Hoca)
Süleymancılar
Hazneviler ( Şeyh İzzetin grubu)
Yahyalı cemaati ( Kayseri grubu)
Erenköy cemaati
Tufancılar
Kıbrısiler ( Şeyh Nazım Kıbrisi )
Zilan cemaati
Reyhaniler
Hacegan cemaati
Işıkçılar (İhlas- Enver Ören grubu)
Arvasiler
Akfırat cemaati
Halidiye
Şeyh Muhammed Nayır Erzincani
Bilvanis grubu
2-KADİRİ TARİKATI – KADİRİLER-
Kadiriler Abdulkadir Geylani’nin öğretilerini benimseyen ve etkin olan bir tarikattır.
1- Galibiler.
2 -İcmalciler(Haydar Baş)
3-Tillocular
4-Muhammediye
5-Halisiye
6-Üveysler
7-Şeyh Osman cemaati
8-Zenbililer
9-Hüseyniler
10- Farukiler
11-Bilal-i Nadir.(Nadiriler)
12-Kesnizani
13-Şettariye
3-HALVETİ TARİKATI
Halvetilik, cehri zikir adı verilen ve ilahi isimlerin yüksek sesle tekrar edilmesi anlamına gelen zikir yöntemini kullanan bir tarîkattır. 14. Y.Y.’da kurulan tarikatın ülkemizde çok sayıda mensubu vardır ve tarikat birçok cemaate bölünmüştür
1-Cerrahiler
2-Uşşakiler
3-Şabaniye
4-Mısriyye
5-Ticaniler
6-Ruşeniye
7-İpek yolu gurubu
8-Sünbüliye
9-Nasuhiyye
10-İbrahimiye
4-RUFAİ TARİKATI – RUFAİLER-
İlk sufi tarikatlardan biri olan Rüfâiyye’nin kurucusu Ahmed er-Rüfâi’dir. Zikir sırasında vücutlarına şiş batırmakla bilinirler.
1-Kubbealtı cemaati
2-Çorum dergahı
3-Mehmet efendi cemaati
4-Maafiriler
5-Antakiler
6-Marufiler
7-Ayderussiyye
8-Sayyadiye
9-Zeyniyye
10-Sebsebiyye
11-Kantaniye
5-MELAMİ TARİKATI – BAYRAMİLER-
Hacı Bektaş Veli ve Hacı Bayram Veli’nin öğretilerini benimseyen tarikattır. Bildiğimiz tarikat silsilesi ve kurucusu yoktur. Türkiye’de Bayramiye tarikatı (Hacı Bayramı Veli) içinde bir kol olarak gelişmiştir.
1-Maşukiler
2-Aksarayiler
3-Edirneviler
4-Yakubi
5-Kabayiler
6-Kemaliler
6-SÜHVERDİYYE TARİKATI
Türkiye’de çok etkin olmayan ve sayıları az olan Bağdat kökenli tarikat halvetiler ile yakın ilişkilidir.
1-Zeyniyye
7-ÇEŞTİYYE TARİKATI
Türkiye’de çok etkin olmayan tarikatın kurucusu Seyyid Giyaseddin El Çişti’dir. Hindistan’da kurulan tarikatın günümüzde Türkiye’de sayıları çok azdır.
1-Sabiriye.
2-Nizamiyye.
8-ŞEZALİYE TARİKATI
Osmanlı Devleti döneminde özellikle Avrupa ve Balkanlarda çok etkin olan tarikat günümüzde etkinliğini kaybetmiş.
1-Simaviler
2-Çizmeciler
3-Aleviyye
4-Derkaviyye
9-MEVLEVİ TARİKATI –MEVLEVİLER-
Bir Anadolu tarikatıdır. Mevlâna Celalettin Rumi’nin öğretilerine bağlı olan tasavvuf tarikatıdır. Son yapılan operasyonlarla Furkan vakfı, Adnan Hoca gibi cemaatler kontrol altına alındı. Süleymancılara karşı da kurban ve kermes müdahalesi ile uyarı yapıldı.
Hangi tarikat hangi bakanlığı kontrol ediyor?
Son birkaç yılda tarikatların devlette yerleşmesinde ciddi mesafeler alındı. Fethullahcıların boşalttığı mevziler hızla diğer tarikatlar tarafından dolduruldu. Devletteki tarikat dağılımında son durum şöyle:
Sağlık’ta Menzilciler
Eğitim’de Işıkçılar
Bayındırlık ‘ta İskenderpaşacılar
Emniyet’te Hakyolcular
İçişleri’nde Nakşibendiler
Ordu’da Süleymancılar
Yargı’da Süleymancılar, Menzilciler, Hakyolcular koalisyonu etkin görünüyor.
Saray şefi Erdoğan silahları tarikatlaştırdı
Son günlerde gündemden düşmeyen ‘Cübbeli Ahmet’ adıyla bilinen Ahmet Mahmut Ünlü ’nün yaptığı tarikatların bir iç savaşa hazırlandığına dair yaptığı konuşma oldu.
‘Cübbeli Ahmet’ Ahmet Mahmut Ünlü ‘nün konuşması, “Türkiye’de 2 bin selefi derneği var Şahıslar pompalı mompalı. İç savaşa hazırlanıyorlar. Özellikle Batman, Adıyaman taraflarında çok selefi akım var. Selefi tarafıyla İran yanlısı Şii tarafın çatışması hazırlanıyor. Barut gibi. Bu silahlanmayı durdurun”
Yine son günlerde öne çıkan bir başka konu ise; iki cemaat Menzil ve İskenderpaşa Dergâhı. Bu iki cemaatin öne çıkmasının nedeni AKP iktidarı- saray şefi Erdoğan ve üst yönetimi ile yakın ilişkileri. İskenderpaşa Dergâhı gücünü öteden beri yakın olduğu faşist Erdoğan’dan aldığı bilinen bir gerçekliktir.
Devlet ve AKP-MHP iktidar eliyle bu tarikatlara servet transferinin yolu, bu yapılara bağlı vakıf ve derneklerin “kamu yararına çalıştığı” kılıfı oluyor. Tarikatlara bağlı çeşitli adlar altında faaliyet gösteren dernek ve vakıfların önemli bölümünü “kamu yararına çalışan dernek ve vakıflar” listesine alındı, bu dernek ve vakıflara pek çok “imar kıyakları”, “tahsisler” ve benzeri ulufeler dağıtıldı, kamu kaynakları bu tarikat ve cemaatlere aktarıldı. Devlet ve saray şefi Erdoğan’ın eliyle bu tarikat üyeleri silahlandırıldı. Silahlanan bu tarikatlar Erdoğan ve İktidara ters düşmeye başlamasıyla birlikte silahlarını saray şefi Erdoğan ve AKP-MHP iktidarına yöneltme korkusu ortaya çıktığını söyleyebiliriz. Yani Erdoğan kendi eliyle silahlandırdığı tarikat ve cemaatlerin namlunun ucunu Erdoğan’a çevirme ihtimalide çok yüksek.