KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, sanal medyada Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik sağlığı konusunda çıkan iddialara ilişkin yazılı açıklamada yaptı.
KCK açıklamasında şu hususlara yer verildi:
“Türkiye’de MHP’li bir milletvekiline dayandırılarak Rêber Apo’nun sağlığı ve yaşamı konusunda bazı iddialar ortaya atılmıştır. Bu nedenle avukatlar derhal Rêber Apo ile görüşme talebinde bulunmuşlar; halkımız da her yerde ayağa kalkarak Rêber Apo’nun sağlığı konusunda bilgi almak için avukatları ve ailesinin görüşmesini istemişlerdir. Rêber Apo ile ilgili çıkan haberler ciddidir ve derhal açıklığa kavuşması gerekmektedir. Bir halkın önderinin sağlık ve yaşamına yönelik olumsuz bir yaklaşım o halka karşı açık bir biçimde soykırım saldırısı yapmaktır. Bir halkı tümden yok etme kararıdır. Kuşkusuz olumsuz bir durum karşısında halkımızın ve Özgürlük Hareketimizin tutumu bu savaşa her biçimde karşılık verme düzeyinde olacaktır.
RÊBER APO’NUN SAĞLIĞI VE YAŞAMINDAN TÜRK DEVLETİ, CPT VE AVRUPA KONSEYİ SORUMLUDUR
Rêber Apo’nun sağlığı ve yaşamından bizzat Türk devleti sorumludur. Yine Türkiye’nin tutsaklar için yükümlülük üslendiği uluslararası kuruluşlar sorumludur. Önderliğimizin sağlığı ve yaşamı konusunda ortaya çıkacak her olumsuzluktan CPT ve bağlı olduğu Avrupa Konseyi de sorumlu olacaktır. Rêber Apo burada sağlığım ve yaşamımla ilgili her olumsuzluk siyasi olarak görülmelidir, diyerek Türk devleti ve ilgili kurumları uyarmıştır. Aynı zamanda halkımızın da bu güçleri sorumlu görmesi gerektiğini vurgulamıştır.
AİLESİ VE AVUKATLAR RÊBER APO İLE YÜZ YÜZE GÖRÜŞME YAPMALI
Bu tür haberler fazlasıyla ciddiye alınmalıdır. Çünkü devlet ve çeşitli siyasi güçler içinde Rêber Apo’ya düşmanlık yapan birçok kesim bulunmaktadır. Hatta bizzat devlet yetkilileri yıllar önce oradan sağ çıkamaz, diyerek Rebêr Apo’ya karşı nasıl bir zihniyet ve yaklaşım içinde olduklarını göstermişlerdir. Rêber Apo ile görüşülüp sağlık ve güvenlik içinde olduğu öğrenilene kadar ayakta olmak tarihi bir sorumluluktur. Halkımız da tüm dostlar da tüm demokratik güçler de ayağa kalkarak Rêber Apo’nun sağlığı konusunda kesin bilgi alma mücadelesi içinde olmalıdır. Rêber Apo söz konusu olduğunda hiçbir açıklamanın inandırıcılığı olamaz. Mutlaka Rêber Apo ile avukatlarının ve ailesinin yüz yüze görüşme yapması gerekmektedir.
İmralı’da yıllardır ağır bir tecrit uygulanmaktadır. Bu gerçeklik Rêber Apo’ya yönelik nasıl bir düşmanlık içinde olunduğunun kanıtıdır. Bu tecrit aynı zamanda Rêber Apo’nun sağlığına yönelik bir saldırı olmaktadır. İmralı’da ne hukuk, ne insan hakları, ne de bir siyasi tutukluya gösterilmesi gereken yaklaşım gösterilmektedir. Bu durumu aşmanın tek yolu kalmıştır. Bu da Rêber Apo’yu özgürlüğüne kavuşturmaktır.
2021 NEWROZ ATEŞİ ÖNDERLİĞİ ÖZGÜRLEŞTİRME HAMLESİ İLE HARLANMALIDIR
İmralı ile ilgili haberler bir daha göstermiştir ki, ‘Özgürlüğü sağlama zamanı’ hamlesi tam da zamanında başlatılmıştır. Bugünden başlamak üzere 2021 Newroz ateşi en başta da Önderliği özgürleştirme hamlesi olarak harlandırmalıdır. Her yerde Newroz kutlamalarına başlayan halkımız bu kutlamaları aynı zamanda Rêber Apo’nun özgürlüğü mücadelesi haline getirmelidir. Zaten Rêber Apo’nun özgürlüğü ile Kürt halkının özgürlüğü iç içe geçmiştir. ‘Dem dema azadi’ hamlesiyle Rêber Apo’yu da Kürdistan’ı da özgürleştirmek temel hedef olmalıdır. Newroz meydanları Kürt halkının özgürlüğü ile Rêber Apo’nun özgürlüğünün birlikte sağlandığı mücadele alanları haline getirildiğinde Rebêr Apo’ya yönelik her türlü olumsuz yaklaşım da önü alınmış olacaktır.
Avrupa’daki ve Rojava’daki halkımız Rêber Apo’nun sağlık ve güvenliği için derhal ayağa kalkmıştır. Bakur halkımız da Newroz kutlamaları ile Önderliği özgürleştirme hamlesini birleştirmeli ve her yerde alanlara çıkmalıdır. Kürt halkı Kürdistan’ın 4 parçası ve bulunduğu her yerde Rebêr Apo’nun sağlığı ve yaşamına yönelik saldırılara karşı ayağa kalkmalı, Özgür Önderlik ve Özgür Kürdistan sloganı ile her yerde Newroz’u karşılamalıdır.
Halkımız Rêber Apo’nun sağlık ve güvenliği konusunda açık ve net bir bilgi almadığı sürece bu yönlü eylemlerini süreklileştirmelidir.
AKP-MHP İKTİDARINI UYARIYORUZ
Şu anda Rêber Apo’nun sağlık ve güvenliği konusunda birinci dereceden sorumlu olan AKP-MHP iktidarını uyarıyoruz! Rêber Apo’ya yönelik her olumsuz yaklaşım mücadele yol ve yöntemlerin başka bir boyuta taşınmasını beraberinde getirir. Önderliğin sağlık, güvenlik ve yaşamı söz konusu olduğunda halkımızın da Hareketimizin de nasıl bir hassasiyet içinde olduğu bilinmektedir. Bu nedenle bir saat bile gecikmeden Rêber Apo’nun sağlık ve güvenlik durumu Kürt halkının inanacağı biçimde netleştirilmelidir.”