KEMAL SÖBE
KDP’nin yetmiş yıllık geçmişi ve pratiği dikkate alındığında, Kürtler ve Kurdistan için bir yük ve zehir olduğu gerçekliğini görürüz. KDP’nin pratiği hep ihanet ve hainlik olmuştur. Bazı Kürtler, KDP’nin kuruluşundan itibaren ideolojik bir çizgisizlik yani amaçsızlık içinde olduğunu söylüyorlar ve mazur görüyorlar. Bu bir yanılgıdır. KDP’nin bir ideolojik yönü ve ulusal bir davası olmadığı doğrudur. Fakat bir çizgisi ve amacı vardır, o da emperyalizmin ve global sermayenin, Kurdistan’daki yerel ayağı olduğudur. Bütün varlığını Kürt kanı ve ulusal değerlerinde üzerinde var eden ve Kurdistani değerler üzerinde asalakça yaşayan bir aile çetesidir. KDP’nin, klasik anlamda bile bir ulusal hareket olmadığını biliyoruz. KDP’nin ulusal bir kimliği olup olmadığını anlamak hiç zor değildir. Bunun için, Kürt düşmanlarıyla-katilleriyle yaptığı iş birliğine ve Kürtlere karşı yaptığı hainliklere bakmak yeterlidir. Dünyada, hangi ulusal hareket kendi halkının katilleriyle iş birliği ve ortaklıklar yapmış? Bunun hiçbir yerde örneği yoktur. KDP, pratiğiyle tam bir mafya-çete oluşumudur. Ve aile çıkarları için, Kürtlere yapmayacağı kötülük ve satmayacağı Kürt değeri yoktur.
Kurdistan’da çıkan petrol, bütün Kürt halkının refahını ve yaşam standardını geliştirmeye yetecekken, KDP-Barzaniler, petrolden gelen milyarları kendi ceplerine koyuyorlar, Kürt gençleri ve çocukları da Avrupa’ya ve dünyaya bir ekmek için gitmek ve gittikleri yerde temizlik işleri ve bahçelerde, en tortu işlerde çalışmak zorunda kalıyorlar. Petrol geliri olan Kuveyt ve BAE’de Araplar refah içinde yaşıyorlar. Başur Kurdistan’da demokrasi olsa, Başur Kürtlerinin başka ülkelere gitmelerine gerek olmadığı gibi, kendi ülkelerinde haftada üç gün çalışmaları bile yeterlidir. Bir Kuveytli ve BAE’li Arabın, ekmek ve çalışmak için Avrupa’ya ya da başka ülkeye gittiği görülmemiştir. KDP-Barzaniler, sadece Başurlu Kürtlere değil aslında bütün Kürtlere zarar veriyor. Kürtlerin ulusal mücadeleleri önünde en büyük engeli oluşturuyor, gerilla alanlarına yapılan TC saldırılarına destek veriyor. KDP ve Barzaniler, kuzu postu takmış kurt rolünü oynuyor. KDP’nin ve Barzanilerin Kürtçe konuşmaları ve kendilerini Kurdistan yönetimi olarak görmeleri Kurdistani olduklarını göstermez.
Kürtlerin en azılı düşmanlarıyla el ele vermeleri ne mal olduklarını ve neye hizmet etiklerini gösteriyor. KDP ve Barzaniler, gerçekten Kurdistani olsalardı, TC, Kürtlere bu kadar vahşice saldırı yapamazdı Kürt yoktur diyemezdi. İnkârcı TC, hep içten çıkan hainlerden güç alarak inkârda ısrar etti. Bu ihanet damarını tümden yok etmek gerekmektedir. KDP-Barzanilere, körü körüne yaklaşmamak ve bu çete oluşumu ve aileyi Kürt ulusalcı bir parti olarak görmemek gerekiyor. Bazıları, KDP-Barzanilerin Kürt maskesine kanıp bunların arkasında duruyorlar. Barzaniler, Kürt halkının refahı için harcanması gereken milyarlarca doları Türkiye’de ve Avrupa’da saklıyorlar. Bu aile, Başur Kurdistan’ı kendi aile çiftlikleri haline getirmişler ve TC’ye çok sayıda askeri üs yeri vermiştir. KDP-Barzaniler, hiçbir zaman ulusal demokratik bir çizgide olmadılar. Yani olmak istediler de olamadılar demiyoruz, olmak istemediler. Ulusal demokratik bir çizgide olsalardı, bütün Kurdistan özgür olmuştu. KDP-Barzanilerin istediği, Başur Kurdistan’da bir emirlik kurmasıdır.
Bunun içinde, Kürtlerin en azılı düşmanlarıyla kol kola takılmaktan bir sakınca görmüyor. PKK’yi, emirlik kurmanın önünde büyük bir engel olarak gördüğü için, her türlü saldırı için TC’nin yanında yer alıyor. Halkın öz gücüne dayanmayan bir gücün gideceği yer ihanetin kuyusudur. Dış güçlere ve bölge dengelerine dayanarak kendisini yaşatan bir sözde siyasi partinin, yapacağı şey hainlik gideceği son nokta ise çöplük olacaktır. KDP-Barzanilerin, bu saatten sonra, ulusal bir çizgiye gelmelerini beklememek gerekiyor. KDP-Barzaniler, Kürt düşmanlarıyla aynı kaderi paylaşacaklar yani büyük bir yok oluş ve yıkım yaşayacaklar. İçteki düşman dış düşmandan daha tehlikelidir. Çünkü dış düşman iç düşmanın desteğiyle düşmanlık yapabilir. İşte KDP-Barzanilerin rolü dış düşmana dayanak olmaktır Kürt değerleri üzerinde kendini yaşatmaktır. Kürtlerin var olma mücadelesi verdikleri şimdiki olağanüstü koşullarda, Kürt düşmanlarıyla el ele vermek affedilemez bir durumdur. Kürtler, KDP-Barzani hainlerinden, yaptıkları ihanetin ve hainliklerin hesabını soracaklardır. KDP-Barzanilerin, yetmiş yıllık geçmişleri ve Kürt Özgürlük Güçlerine karşı yaptıkları zihniyetlerinin özetidir.