KJK Koordinasyonu, sömürgeci sistemin saldırısı altında olan Kürtçe ve eşbaşkanlık sistemini hayatın her alanında geliştirmeye, eşbaşkanlık sistemini koruyup büyütmeye çağırdı.
KJK Koordinasyonu, bazı Kürt partileri tarafından tartışmaya açılmasını eleştirdi; bu iki ilkesel konuda taviz verilemeyeceğini söyledi.
KJK Koordinasyonu tarafından dün yapılan yazılı açıklamada, özgürlük mücadelesinin, son derece tarihi bir aşamadan geçtiği belirtilerek, AKP-MHP Faşist iktidarının, kendi varlığını, Kürt halkının topyekun inkar, imha ve soykırım saldırılarında gördüğü kaydedildi.
Kürt halkının diline, kültürüne, kimliğine karşı toptan bir yok etme siyaseti yürütüldüğü hatırlatılan açıklamada, şunlar ifade edildi:
“Kuzey Kürdistan’da Kürtçenin, Kürt kültürünün yasaklanması sonucu Zazakînin yok olmakla; Kurmancînin de aynı tehlikeyle yüz yüze bırakılmak istendiği görülüyor. Yine kadın özgürlüğüne karşı düşmanlık yapma siyaseti de aynı şekilde hiçbir iktidar döneminde bu kadar sistematik, planlı yürütülmedi. Kürt kadınları üzerinden yürütülen çirkin özel savaş uygulamaları, İstanbul Sözleşmesi’nden çıkma çabası, kadın kırımlarının çok yaygın geliştirmenin en somut planlamaları olmaktadır. Kadın kazanımlarının tümüne el konuluyor. Eşbaşkanlık ve eşit temsiliyet sistemi bir suç sayılıyor. Faşist hükümet kadın düşmanlığı, cinsiyetçiliği geliştirerek kendi iktidarını ayakta tutmaya çalışıyor.
BÜYÜK BİR MÜCADELE VERİLİYOR
Türkiyeli kadınlar devletin kadın haklarına yönelik geliştirdiği saldırılara karşı ortaklaşarak direniyor. Kuzey Kürdistan’da Kürt kadınları örgütlü yapıları eşbaşkanlık sisteminin suç sayılmasına, kadına yönelik şiddet ve tecavüzlere karşı kendini savunma kampanya ve hamleleriyle başarılı bir şekilde bu saldırılara karşı koyuyor. Kürt kadınları halkımızın direniş ve özgürlük mücadelesine, tüm yasaklamalara, tutuklamalara, işkencelere rağmen fedai bir ruhla öncülük yapmakta, yaratılan özgürlük değerlerini korumanın onurlu duruşunu göstermektedir.
AKİP İKTİDARI BUHRAN İÇİNDE
Kürt kadınlarının, halkımızın, özgürlük ve demokrasi güçlerinin direnişi nedeniyle faşist iktidar çok ciddi bir sıkışmayı ve çözülmeyi yaşamaktadır. AKP iktidarı fikri, ekonomik, diplomatik, eğitim, sağlık, askeri alanların tümünde bir buhran yaşamaktadır. Dış politikası iflas etmiş, teşhir ve tecrit olmuştur. Kadınları ve Kürtleri tecrit etmek isterken kendisi tecrit olmuştur. Dev bir yandaş basın çalışması yaptığı halde artık mevcut buhranlı, çöküş durumu gizleyememektedir.”
ENKS’NİN TAVRI KABUL EDİLEMEZ
Rojava’da Kürt ulusal birliğinin sağlanması tartışmalarında, ENKS’nin Kürtçe eğitim ve eşbaşkanlık sistemine yönelik olumsuz tavrının eleştirildiği; anlaşılmaz ve kabul edilemez bulunduğu açıklamada, “Faşist Türk devletinin yaklaşımları biliniyor, ancak kimi Kürt partilerinin, kadınların ve halkımızın kırmızı çizgisi olarak bilinen Kürtçe eğitim ve eşbaşkanlık sistemini bu biçimde tartışmaya koyması, siyasetin bir aracı haline getirmesi ulusal birliği ne kadar istedikleri sorusunu akıllara getiriyor. Bu konuda Özerk Yönetim ve Kongra Star’ın açıklamalarını destekliyoruz. Şimdi herhangi bir Kürdistani örgüt ya da parti, Güney Kürdistan’da ulusal birliğin bir şartı olarak ‘ana dilde eğitim olmasın, Arapça eğitim olsun’ diye bir yaklaşımda bulunabilir mi? Hayır, hiçbir Kürt hareketi, bu yanlışı ağzına bile almaz, öneremez” denildi.
EŞBAŞKANLIK, KÜRT KADINLARININ KAZANIMIDIR
Eşbaşkanlık ve eşit temsiliyetin, demokratik uygarlık sisteminin oluşumunda büyük bir adım, tarihi bir özgürlük hamlesi olduğuna işaret edilen açıklamada, şunlar kaydedildi: “Eşbaşkanlık sistemi öncelikle Başkan Apo’nun özgürlük anlayışının bir sonucu olarak geliştirilmiştir. Eşbaşkanlık ve eşit temsiliyet, Kürt kadınlarının büyük direniş, emek ve bedellerle geliştirdiği gerilla ordulaşması/partileşmesi temelinde pratikleşmiştir. Kadın sistemi ve kadın devrimi çalışmaları olağanüstü çabalar ve fedakarlıkla kadınlar öncülüğünde halkımız tarafından geliştirilmektedir.
Kadın devrimi, bugün en kapsamlı ve sistemli bir şekilde Rojava’da yaşanmaktadır. Kaldı ki Rojava’da tüm dünyanın kabul ettiği YPJ direnişi bilinmektedir. ENKS, en azından kadın özgürlük savaşçılarının iradesine, kadın şehitlerimize, kadın özgürlük çizgisine saygılı olma adına hiçbir şekilde böylesi bir öneriyi dile getirmemeliydi. Bu konular masalarda konuşulacak, tartışılacak konular değildir.
BUGÜN HER ALANDA UYGULANIYOR
Bugün eşbaşkanlık sistemi, Bakur, Rojhilat, Başûr, Rojava ve Avrupa’daki çalışmalarımızın her alanında uygulanmaktadır. Bu yönüyle eşbaşkanlık sistemi sadece Kürt kadını değil, Ortadoğu ve tüm dünya kadınlarının da gündemindedir. Tüm insanlığı etkileyen, toplumu özgürlük ve eşitlik noktasında değiştirip dönüştüren bir çalışma olmaktadır. Kadın ve erkeğin özgür eş yaşamı geliştirme zeminlerini, dayanaklarını oluşturmaktadır. Kürdistan’da halkımızın, halklarımızın özgür, onurlu yaşamasının yegane garantisi olmaktadır.
ASLA TAVİZ VERİLEMEYECEK İLKESEL KONULAR
Dolayısıyla halkımız ve Kürt kadınlarının yaşadığı tüm mekanlar açısından ana dilde eğitim ve eşbaşkanlık sistemi, olmazsa olmaz temelinde asla taviz verilemeyecek ilkesel konulardır. Özgürlük ve demokrasi mücadelesi; özgür kadın kimliği ve özgürleşen, kendi kültürü, diliyle yaşayan Kürtlük üzerinden geliştiğinde hakiki anlamına kavuşmaktadır. Kürt ulusal birliği, özgür kadının, özgür toplumun yaşam ilkeleri üzerinden kurulmalıdır.
Tüm halklarımıza çağrımızdır; toplumsal yaşamın her düzleminde ana dilin gelişmesi, eşbaşkanlık ve eşit temsiliyetin uygulanması, korunması için büyük bir mücadele yürütelim.
HER ALANDA KÜRTÇEYİ GELİŞTİRELİM
KJK’nin başlatmış olduğu “KADIN KIRIMINA KARŞI ÖZGÜR KADIN VE TOPLUMU SAVUNMA ZAMANI” hamlemiz çerçevesinde Kürdistan’da, yurt dışında yaşayan kadınlara, halkımıza, kadın meclislerimize çağrımızdır; özgür birey ve özgür toplum olmanın en temel varoluş ilkesi olan Kürtçeyi, ana dilimizi ortadan kaldırmaya dönük soykırımcı politikalar karşısında sadece ana dil ile eğitim için değil, bununla birlikte yaşamın her anında Kürtçeyi geliştiren bir yaklaşım içinde olalım. Kendi ana dili ile yaşamayan bir toplum, özünde bitmiş/ölmüş bir toplumdur. İnsanlık ailesi içinde kendi öz dilini koruyamayan bir toplumun, onurlu bir yaşam hakkından bahsedilemez.
EŞBAŞKANLIK VE EŞİT TEMSİLİYETİ BÜYÜTELİM
Kadın özgürlüğü ve halkımızın özgürlüğü, adeta et ve tırnak gibi iç içe geçmiş ve birbirinden ayrılamaz. Bu nedenle Kürdistan’da eşit ve özgür şekilde yaşamanın modeli olan eşbaşkanlık ve eşit temsiliyet modelimizi koruyup geliştirelim. Kadın özgürlüğü ve eşitliği için bir adım bile geri atmadan çalışmalarımızı büyük bir inatla, direnişle yükseltelim. Kürt kadınlarının kampanya ve hamlelerinin esaslı bir gündemi de ana dilde eğitim ve eşbaşkanlık sisteminin korunması, yetkin kılınması olmalıdır.”