Dünya basınında da büyük yer edinen Suriye Gelecek Partisi Genel Sekreteri Hevrîn Xelef’i ‘Le Point’ dergisi “Kürt barış militanı” olarak tanımladı. Türkiye ve ona bağlı gruplar 12 Ekim’de Kuzey Suriye’de Reqa’dan Girê Spî’ye geçen Suriye Gelecek Partisi Genel Sekreteri Hevrîn Xelef’i katletmiş, bedenine de işkence etmişti. Fransa’da yayın yapan haftalık dergi ‘Le Point’ muhabiri Marc Nexon, Hevrîn Xelef ile tanışma serüvenini konu alan bir yazı kaleme aldı. Marc, dünya basınında da büyük yer edinen Hevrîn’i “Kürt barış militanı” olarak tanımladı.
Hevrîn’i kaleme alan dergi şunları kaydetti:
“Hevrîn Xelef ilk defa 2018 Eylül ayında Rakka’ya geldi. 4X4 model bir araçtan yanındaki arkadaşlarıyla inen Hevrîn, DAİŞ işgal saldırılarında hapishane olarak kullanılan stadyuma uğradı. Çiçekli bir gömlek giyen, boynuna bir adet kolye takan Hevrîn, DAİŞ çetelerinin saldırılarında işkence merkezine dönüştürülen Rakka gerçekliğiyle karşılaştı. Öte yandan Kürtler, Suriye Demokratik Güçleri ile birleşip başkenti DAİŞ’ten kurtarmış ve bu gerisinde bıraktığı talanı artık toparlama sürecine girilmişti. Bu toparlama sürecinde de aktif rol alanlardan biri Hevrîn olacağa benziyordu. 34 yaşındaki Hevrîn, ilk olarak mermiler nedeniyle delinmiş bankları, kopartılmış çatıları, parçalanmış projektörlere göz gezdirdi. Ardından etrafındakilere dönerek ‘Burayı tekrardan eski haline döndürmeliyiz. Gençlerin spor aktivitelerini burada gerçekleştirmeleri bizler açısından önemlidir. Eğer burayı eski haline dönüştürmezsek gençler farklı yol arayışlarına girebilirler’ dedi. Yanında bulunan arkadaşı da ‘O zaman ilk olarak çatıdan başlayalım yoksa Fransa’nın futbol takımı olan Paris Saint Germain’i asla buraya getiremeyeceğiz’ deyip karşılıklı gülmeye başladılar.
Hapishaneye dönüştürülmüş soyunma odaları
Mühendislik diplomasına sahip olan ve yeni kurulan ‘Suriye Gelecek Partisi Genel Sekreteri’ olan Hevrîn, derin ve anlamlı gözlerini bir süre karanlık bir tarafa odaklayarak baktı. Daldığı kısım soyunma odalarının olduğu alandı. Bu odalar DAİŞ çeteleri tarafından esir alınan kadınların hapsedildiği alan olarak karşısında duruyordu. Bir süre tereddüt eden Hevrîn, hala mayınların olmasından endişe duyuyor. Daha sonra kararını vererek bodrum kata iniyor ve molozların arasında bir kontrol yapıyor. Ardından Hevrîn sessizce bir dizi odanın önünden geçiyor. İki sıra ızgara ile donatılmış hücreler ve duvarları delinmiş odalar, şehrin kuşatılması sırasında son savaşların tanıkları olan kum torbalarıyla kuşatılmış.
‘Artık barış için çalışmalıyız’
Siyah saçlarını elleriyle kafasının arkasına savuran Hevrîn ardından kontrollerini tamamladığı alandan çıktığı sırada ‘Artık barış için çalışmalıyız’ diye ekliyor. Bu sırada kendisine eşlik eden arkadaşı Hevrîn’e dönerek, ‘Fakat uluslararası toplum bize yardım etmek zorunda. Ancak kimse yaşanan katliamların ardından harekete geçmiyor. Bizi dinliyorlar, notlarını alıyorlar ancak tek bir yardımda dahi bulunmuyorlar’ diyerek DAİŞ’in ardından kalan enkazı sadece Kürt halkının sırtlanmasına sitem ediyor. Kürt barış militanı olan Hevrîn barış ortamının sağlanma anlarına tanık olamadı. 12 Ekim’de Girê Spî kentine giden sivillerin bulunduğu bir konvoyun hedef alınmasının ardından işkence edilerek katledildi.
