Van Barosu, ÖHD ve İHD, Erciş’teki mezarlıklara yönelik saldırıların raporunu açıkladı. Raporda, mezarlıkların savcılık talimatı ile yıkıldığı belirtildi.
Van Barosu İnsan Hakları Komisyonu, Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) Şubesi ve İnsan Hakları Derneği (İHD) Şubesi’nin, Erciş ilçesinde Nisan ayında saldırıda bulunulan mezarlığa dair saldırıya ilişkin hazırladıkları raporu açıklandı. Avukat ve insan hakları savunuculardan olunan heyetin 28 Mayıs’ta çeşitli mezarlıklara yaptığı ziyaret ve incelemeler sonucunda hazırlanan raporda, ailelerle yapılan görüşmelere de yer verildi.
Ailelerden Hüseyin Bozan, Zeynel Abidin Çağan, Mehmet Vefa Kara, Ayşan Kara, Abdülbari Edemen’le yapılan görüşmelerden sonra, “Van ili Erciş ilçesine bağlı Şarbazar (Şehripazar), Panî (Taşlıçay) ve Soskên (Keklikova) mahallerinde, yukarıda isimleri geçen kişilerin mezarlarının/ mezar taşlarının kırılmak suretiyle tahrip edildiği heyetimizce gözlenmiştir” denildi.
TESPİTLER
Raporda şu ifadelere de yer verildi:
“Müteveffa yakınlarının beyanlarına göre mezarlıkların tahribi için gelen askeri personelin genel olarak ailelere yönelik baskı, zorlama, tehdit biçiminde bir yaklaşımlarının bulunduğu tespit edilmiştir. (Mezarlığın onarılması halinde yine kıracağının söylenmesi, mezarlık isimlerinin aile tarafından düzeltilmesi/değiştirilmesi teklif edilmesine rağmen kabul edilmemesi, adli soruşturma konusu olacak suç bulunmamasına rağmen ifadelerine başvurulması vb.)
* Ailelerin hukuki gerekçelerden yoksun ve insani değerlere aykırı bir biçimde devletin kolluk güçleri tarafından cezalandırıldıkları (mezarlık isimlerinin parçalanması, Kur’an okuma oturağının parçalanması vb) tespit edilmiştir.
* Mezar taşındaki semboller, ifadeler nedeniyle örgüt propagandası suçunun oluştuğunun iddia edilmesi, ölenin yakınlarına bu gerekçe ile soruşturmalar açılması ve adil yargılanma hakkı ihlal edilerek yapılan yargılama neticesinde bu isnat edilen suçun sabit olduğu sonucuna varılması; baştan sona hukuki olarak büyük bir çıkmaza vücut vermektedir.
* Mezarlıkların tahrip edilmesi, tahrip edilirken sarf edilen sözler, ailelere yönelik yaklaşımlar ise Türk Ceza Kanununda şerefe karşı suçlar başlığı altında düzenlenmiş olan “ölenin hatırasına hakaret” suçunu gündeme getirmektedir.
* Gerek ulusal gerek uluslararası hukuk kurallarına ve evrensel ilkelere göre ölmekle hüküm kalkar. Ölenin hakkında derdest dava düşer. Bilindiği kadarıyla mezarlıklarda kullanılan semboller, mezar taşında kullanılan dil ve sair konularda herhangi bir standart bulunmamaktadır. Toplumun manevi duygularını incitici olmadığı sürece serbesti mevcuttur. Pek çok mezar taşında farklı alfabelerden, farklı dillerden yazılar, şiirler bulunmakta; kimi mezarlarda anıtlar, heykeller yer almakta, hatta toplumda yerleşik olarak; yaşarken söyleyemediklerini mezar taşına yazdırma geleneği bulunmaktadır. Bunca çeşitlilik arasında Van ili Erciş ilçesinde mezkûr mahallerdeki tahribata konu mezarlarda kullanılan dilin, sembollerin, ibarelerin 2020 yılının Nisan ayında neden bir güvenlik meselesi olarak değerlendirilip müdahaleye / tahribata konu edildiği de izaha muhtaç bir husus olarak karşımıza çıkmaktadır.
OHAL kaldırılmış olmasına rağmen- OHAL sürecinde olduğu gibi- Türkiye Cumhuriyeti’nin de taraf olduğu Uluslararası sözleşmelerde, Anayasada ve diğer kanunlarda tanımlanan hakların uygulanmasının fiili olarak askıya alınmış olduğu herkesin malumudur. Mezarların özel yaşam alanı olduğu; mezarların, ölenin yakınlarının /ailelerinin tasarrufunda bulundukları, mezarlara müdahalenin kanunlar ve taraf olunan uluslararası sözleşmeler çerçevesinde yapılması gerektiği, bunun dışında yapılan her türlü müdahalenin kanun dışı olacağı ve hak ihlaline gerekçe teşkil edeceği her türlü izahtan varestedir. Heyetimiz Van ili Erciş ilçesine bağlı Şehripazar, Taşlıçay) ve Keklikova mahallerinde yaşayan ailelerin fertlerine ait mezarlıklara ilişkin fiziki müdahalelerin ve söz konusu hak ihlallerinin engellenmesi hakkında etkili başvuruların ve görüşmelerin yapılması gerektiğini tespit etmiştir.”