Ortadoğulu kadınların oluşturduğu “Güvenlik ve Barış İçin, İşgale ve Kadın Katliamlarına Karşı Mücadele İnisiyatifi” hakkında bilgi veren Kongreya Star Diplomatik İlişkiler Bürosu Üyesi Rûken Ehmed, inisiyatifin temel amaçlarından birinin kadına dönük saldırılara cevap olmak olduğunu belirtti.
Ortadoğulu kadınlar 12 Ekim 2020 günü “Güvenlik ve Barış İçin, İşgale ve Kadın Katliamlarına Karşı Mücadele İnisiyatifi’nin kuruluşunu deklere etti. İnisiyatifin kuruluşu Türkiye ve ona bağlı grupların suikast sonucu Suriye Gelecek Partisi Genel Sekreteri Hevrîn Xelef’i katledişinin birinci yıldönümüne denk getirildi. Kadın örgütlerinin katılımıyla yapılan toplantı sonrası kuruluşu ilan edilen inisiyatifte, 9 Ortadoğu ülkesinden 11 kadın örgütü yer alıyor. İnisiyatifte, Kuzey ve Doğu Suriye’den de 3 kadın örgütü yer alıyor. Suriye Süryani Kadınlar Birliği ile Kuzey ve Doğu Suriye Kadın Meclisi Kongreya Star öncülüğünde inisiyatifteki yerini aldı. Bu inisiyatifin amacı ise başta Türkiye olmak üzere sömürgeci güçler tarafından kadına dönük işlenen suçları belgelemek.
İnisiyatifin içinde yer alan diğer kadın kurumları şunlar: Tevgera Jinên Azad (TJA), Lübnan Kadın Derneği, Lübnan Tanşak Partisi Kadın Komitesi, Tunus, Afrika Birliği Güvenlik ve Barış Konseyi Kadın Komitesi, Irak Kadın Derneği, Irak Kürdistan Zahmetkeş Partisi Kadın Kolları, Libya Kadınları Barışa Destek Ağı ve Mısır Yeni Kadın Örgütü Sekreterler Meclisi. Yapılan toplantıya katılan isimlerden olan Kongreya Star Diplomatik İlişkiler Bürosu Üyesi Rûken Ehmed, ajansımızın sorularını yanıtladı.
* Ortadoğulu kadınların katılımı ile deklere ettiğiniz inisiyatifin kuruluş amacı nedir?
İnisiyatif Lübnan’da faaliyet yürüten ve kadın hakları savunuculuğu yapan Jîn Kadın Vakfı aracılığıyla gerçekleşti. Bugüne kadar bizlerin de kadın örgütlenmesi çalışmalarımız vardı. Ama Ortadoğu’dan Arap ülkelerinden kadınların da katıldığı geniş inisiyatif büyük bir adımdı. Bu süreçte böylesi bir inisiyatifin kurulmasına ihtiyaç vardı. Çünkü bizlerin de bu kadın örgütleri ile ortak gündemlerimiz ve çalışmalarımız bugüne kadar olmuştu. “Güvenlik ve Barış İçin, İşgale ve Kadın Katliamlarına Karşı Mücadele İnisiyatifi” isminden de anlaşılacağı gibi savaş, saldırı ve işgal alanlarında ne kadar kadının hedef alındığı tespit edilecek. Bizler bu inisiyatif ile kadına yönelik bu suçlara cevap olmak istiyoruz.
* Bu inisiyatifte kaç kadın örgütü var ve hangi ülkedenler?
Şimdilik 11 kadın örgütü inisiyatifteki yerini alıyor. Büyük bir sayı olmasa da etki alanları oldukça geniş. Bu 11 kadın örgütü, daha çok Ortadoğu ülkelerinden yani Mısır, Tunus, Libya, Lübnan, Irak, Suriye ve Türkiye’den. Kuzey ve Doğu Suriye’den 3 kadın örgütü Kongreya Star öncülüğünde katıldı. Arap, Kürt ve Hristiyan kadınlar. Bizler çalışmalarıma yavaştan başladık ve inisiyatifi daha da genişletmeyi planlıyoruz. Bizler atılan bu ilk adımın esasları üzerinden çalışmalarımızı daha da güçlendirmeyi amaçlıyoruz.
* İnisiyatifin kuruluş gününü neden özellikle Suriye Gelecek Partisi Genel Sekreteri Hevrîn Xelef’in katledilişinin yıldönümüne getirdiniz?
İlk başta bizler kadınlar ile beraber bir toplantı gerçekleştirdik. Toplantıda kadının durumu genel olarak ele alındı ve bu süreçte kadınlar üzerinde büyük bir saldırı yürütüldüğü tespitine varıldı. Herkesin de bildiği gibi düşman bizim kadın sistemimizi yok etmek istiyor. Özelde de örgütlü kadınlar, topluma öncü olan kadınlar üzerinde oynanan oyunlar var. Bu örnekler Ortadoğu’da çokça var. Türkiye’nin işgalciliği üzerinden tartışmalar yürütüldü. Bu sadece Kuzey ve Doğu Suriye’de tek değil Türkiye’nin aslında bulunduğu her alana olumsuz etkileri vardı. Türk devleti bütün Ortadoğu ülkeleri üzerinde olumsuzluklar yaratıyor. Bu işgalcilik de beraberinde krizi getiriyor. Yine kadınlara, iradelerine ve sistemlerine dönük olumsuzluklara neden oluyor. Bir taraftan da demokratik ulus üzerinden kadın şahsında projeye darbe vurulmak isteniyor. Türk devleti işgal ettiği alanlarda tekrar DAİŞ’i yaratmak istiyor. Kadınlara dönük saldırıları Zehra arkadaşımız şahsında kendini gösterdi. Yine siyasetçi Hevrîn Xelef’in barbarca katledilmesi Türk devletinin yüzünü bizlere gösterdi. Hevrîn Xelef’in katledilmesi Ortadoğu başta olmak üzere tüm dünyada büyük bir sesin çıkmasına neden oldu. Bu yüzden 12 Ekim günü onun şehadetinin yıldönümünde kadınlara dönük şiddeti ön plana çıkarmak istedik. Her ne kadar biz kadınların örgütlülüğüne saldırı olsa da kadınların direnişi ve mücadelesi sürecin belirleyeni olacak.
*İnisiyatifin amaçları arasında neler var?
Dünyada çok sayıda kadın örgütü var. Fakat Ortadoğu’da siyasi İslam’ın ağırlığı ve radikal İslam birçok defa kadınların eylem yapması ve örgütlenmesine müsaade etmiyor. Kadınların özgürlüğüne erişmesinin önü alınmaya çalışılıyor. Şuan Suriye’de demokratik sistemin bu sorunlara çözüm olacağını savunuyoruz. Fakat hegemon güçler bu projenin önünü tıkamaya çalışıyor. Ortadoğu kadınların karşılaştığı sorunlar saymakla bitmiyor. Bunda dinin, radikalizmin etkisi büyük. Dini ve sömürgeci yanlar, kadın köleliği ön planda. Toplum ve yasalar da kadını korumuyor. Ama bizler Rojava Kürdistan’ındaki devrimle beraber birçok kazanım ve tecrübe elde ettik. Ortadoğulu kadınlarla da bu tecrübeleri paylaşmak istiyoruz. Çünkü geleceğimiz birbirine bağlı. Kadınlar için yaşanacak olan değişin tüm Ortadoğu’yu etkileyecek. Var olan olumsuzlukları bizler sadece kendimize karşı olarak görmüyoruz. Kadın tarihi üzerine şuan büyük bir saldırı var. Var olan kazanımların korunması için de kadınların birlikteliği gerekiyor. Bizlerin de temel amacı bu birlikteliği sağlamak.
* İnisiyatif içinde nasıl çalışmalar yürütülecek? 25 Kasım için çalışmalarınız ne minvalde olacak?
İnisiyatifi yeni kurduk. İnisiyatifin kuruluşunu 12 Ekim’de ilan ettik. İkinci aşamamız şiddete maruz kalan kadınlara ulaşmak olacak. Her ülkeden katılımlar oluyor ve toplantılarımız sosyal medya üzerinden oluyor. İkinci toplantımız inisiyatife ilişkin oldu ve aldığımız kararla dünyadaki kadın örgütlerine mektup yollayacağız. Bu çalışmayla dünyadaki kadın örgütlerini ve kadın hakları savunucularını inisiyatifimize katmayı amaçlıyoruz. İnisiyatifin sadece birkaç kadın örgütleriyle sınırlı kalmasını istemiyoruz. Tüm kadınların durumu Arap kadınların durumundan farklı değil. Bu yüzden tüm kadınlara ulaşmak istiyoruz. Bir diğer karar ise inisiyatife ait sosyal medyada sayfa açılacak ve burada dünyadaki kadınların zorluklarını paylaşacağız. Tüm kadınlar ülkelerinde kadına dönük şiddeti dile getire bilir ve bununla birlikte hep beraber çözüm üretebiliriz.
* 12 Ekim’de yaptığınız toplantıda kadına dönük işlenen suçları belgelediğinizi söylediniz. Bu belgeleri nereye göndereceksiniz?
İnisiyatif olarak kadına dönük işlenen savaş suçlarını açığa çıkartacağımızı net bir şekilde dile getirdik. Sadece Suriye değil herkes kendi ülkesinde kadına dönük işlenen savaş suçlarını belgeleyecek. İşgal ve katliam birçok açıdan yapılıyor. Örneğin, dil, tarih ve kültür katliamı yapılıyor. Topladığımız bu belgeleri ilgili kurumlara göndererek bunların gerekli cezaları alması için baskı yapmayı hedefliyoruz. İlgili kurumlar üzerine düşen rolü oynamalı ve inceleme komisyonu göndermeli ki neler yaşandığı görülsün.
* Önümüzdeki dönem için hedefleriniz neler?
Tartışmalarımızda birçok şeyi dile getirdik. Irak’ta kadının rolü kabul edilmiyor, Mısır’da dini ve cinsiyetçi yaklaşımdan ötürü kadınlar haklarından mahrum edilmiş. Bu tür örnekleri çoğaltabiliriz. Ve birçok noktada kadın şiddete maruz bırakılmış. Her ay bir ülkeye destek olmalıyız. Her örgüt kendi ülkesinde iç inisiyatifini kullanmalı. Kadınlara seminerler verilmeli ve örgütlemelerini güçlendirmelidir. Programlarımız geniş çaplı ve amacımız barışçıl bir toplum inşa etmek. Bunu da ancak kadınlar başarabilir.