PAJK: Şehitlerimizin bıraktığı miras bugün JİN JİYAN AZADİ çizgisinde evrenselleşme düzeyi kazanmıştır

0
118

PAJK Koordinasyonu açıklamasında şunlar belirtildi:

“Botan alanında 11 Kasım 2017’de PAJK-PKK yürütme üyemiz, HPG-YJA Star Karargah Komutanımız Delal Amed ile kadın öncülerimizden Aze Malazgirt ve beraberinde şehit düşen Agit Özgür Roni, Dicle Erdem, Hozan Mizgin, Ronahi Amed, Viyan Ruken, Viyan Mazlum, Fırat Tolhıldan, Zozan Herekol, Zozan Cudi, Doktor Şoreş, Ferhat Maxmuri yoldaşları şehadetlerinin beşinci yılında anıları önünde saygıyla eğiliyoruz.

Faşist Türk devletinin 12 Kasım 2019’da yaptığı hava saldırısı sonucu şehit düşen PAJK Meclis üyemiz ve HPG-YJA Star Komuta Konsey üyesi Peyman Bagok ve öncü kadın komutanlarımızdan Agiri Gabar, Çavre Cilo yoldaşlarımızı saygı ve minnetle anıyoruz. Devrim şehitlerimizin direniş bayrağını yükselterek kadın devrimini başarmanın sözünü yineliyoruz.

Özgürlük mücadelesine fedaice katılan Delal Amed yoldaş, fedaileşen kadının engelleri aşmanın sıınırsızlığını ve iradesini ortaya koyarak her şart altında başarının yolunu göstermiştir.  Kadınlar, fedailik çizgisinde savaşıyor ve mücadele ediyorsa devrim gerçek sahibini bulmuştur ve yenilmesi mümkün değildir. Özgürlük çizgisinde fedaileşen kadın, erkek egemen aklına, cinsiyetçi sistemine, militarist devlet kurumlaşmasına, askeri saldırılarına ve siyasetine en radikal karşı koyuştur, başkaldırıdır, tarihsel intikam yeminidir.

PEYMAN YOLDAŞIMIZ KADIN ÖZGÜRLÜK HAREKETİNİN GELİŞMESİNDE BÜYÜK ROL OYNADI

Peyman Bagok yoldaşımız 1991’de özgürlük saflarına katılımından bu yana devrimin yükünü her şart altında omuzlamaktan geri durmamış, Kürdistan’da eşsiz gerillacılığın timsali olmuştur. Bakure Kurdistan ve Başure Kurdistan’da geniş bir coğrafyada kadın komuta olarak özgürlük savaşını yürütmüştür. Kürdistan’ın her karış toprağına büyük bir heyecanla gerillacılığı taşırmış, yurtseverlik özüyle kadın devrimine sarılmıştır. Kadın komuta olarak görev yaptığı her alana partileşme çizgisini öncü militanlıkla layıkıyla temsil etmiş, gerillacılığı yaratıcı uygulamıştır.  Sade, özlü emeğiyle değer yaratan kişiliğiyle her yoldaşın gönlünde taht kurmuş, partimizin sevilen, sayılan komutanlarından biri olarak kadın özgürlük hareketimizin gelişmesinde büyük bir rol oynamıştır.

Direngen Botan topraklarında doğup büyüyen Agiri Gabar yoldaşımız, Önderliğimize yönelik uluslararası komploya cevap olmak için 1998’de yönünü verdiği Kürdistan dağlarında şehadetine kadar kesintisiz bir mücadelenin sahibi olmuştur. Özgür kadın kişiliğini komutalaşarak güçlendirmiş ve yoldaşlarına öncülük yapmıştır. Amed halkının özlü evlatlarından olan Çavre Cilo yoldaşımız ise küçüklüğünden itibaren özgürlük arayışçısı olarak gençlik çalışmaları yürütmüş, Kürdistan gençliğine özelde genç kadınlara yönelik düşmanın özel savaşına karşı bilinçlenerek ve örgütleme çalışması yaparak düşmana karşı mücadeleci kişiliğini geliştirerek 2011 yılında özgürlük saflarına katılmıştır.  Her zaman coşkulu katılımıyla yoldaşları arasında sevilen Çavre yoldaş, genç yaşına rağmen partinin kadın özgürlük çizgisinde derinleşerek özlü kadın militanlığını başarıyla yerine getirmiştir.

Şehitlerimizi anlamak, mücadele çizgisinin kadın gerillacılığının tarihsel stratejik rol ve misyonunu anlamaktan geçmektedir. Kadın özgürlüğünü Kürdistan gerillacılığıyla kimlikleştirerek mücadeleyi zirveleştiren komutanımız Delal Amed, Peyman Bagok ve Aze Malazgirt yoldaşlarımız başta olmak üzere tüm kadın devrimi şehitlerimizin bıraktığı miras bugün JİN JİYAN AZADİ çizgisinde evrenselleşme düzeyi kazanmıştır.

Kadın kırımına, faşizme, soykırım ve imha saldırılarına karşı kadın gerillacılığında ısrar Kürdistan’dan Ortadoğu ve dünyaya yayılan özgürlük iradesidir. Binlerce fedaisiyle, komutanıyla, savaşçısıyla büyük bedeller verilerek bugünlere taşınan Kürdistan Kadın Özgürlük Hareketi, sömürünün nesnesi olan kadını, kurtuluşun militanı, mücadelenin öncüsü yapmıştır. Kadın Kurtuluş İdeolojisinin partileşme çizgisi, kadın gerillacılığıyla öz savunma örgütlenmesiyle ve toplumsal mücadeleyle yenilmez bir düzey kazanarak özgürlüğün umudu, sembolü ve çözümün tek çıkış yolu olmuştur.  Kimyasal silah kullanılarak topyekün savaşın vahşet düzeyinde yürütüldüğü bir dönemde kadın özgürlüğünü savunmanın biricik yolu kuşkusuz öz savunmayı her alanda örgütlemekten, kadın gerillacılığını, mücadeleyi büyütmekten geçmektedir.  Devlet, erkek eliyle yürütülen şiddetin kadın kırımı, toplum kırımı olarak ağırlaşmış 3. Dünya Savaş gerçeğinde öz savunmasız özgürlük mücadelesini kazanmak mümkün değildir.  

APO’cu ruhla savaşan Dellalerin, Peymanların, Azelerin, Agirilerin, Helbestlerin açtığı yolda mücadelemizi kararlıca sürdürerek şehitlerimizin mirasını devrimle taçlandıracağız.”

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here