- Tayyip Erdoğan 12 Eylül günü, prompter olmadan yaptığı konuşmada içinden geçenleri söyledi, “sayın Macron, senin şahsımla daha çok sıkıntın olacak” dedi.
“Şahsımla daha çok sıkıntın olacak” ne demek?
Bu sözler bir düello daveti veya bir hesaplaşma çağrısı değil. Erdoğan, Macron’u, O’nun bildiği ancak hakim olamadığı ve tedbirlerini alamayacağı bir “şey”le tehdit ediyor.
O şey, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in, Macron’un, Merkel’in, Boris Johnson’un, Trump’ın, Putin’in bildikleri ama kendilerine uzak; görmezden, bilmezden geldikleri, “beni ısırmayan yılan bin yaşasın” diyerek öteledikleri beladır.
Türkiye adına Türk ordusu ile birlikte Suriye, Irak ve Libya’da savaştırılan El Kaide menşeili, Selefiler ve cihadist DAİŞ çetelerdir.
Tayyip Erdoğan, Mevlüt Çavuşoğlu, Hulusi Akar, Süleyman Soylu ve Hakan Fidan’ın bir “yatırım” aracına dönüştürdükleri ve doğrudan ilgilendikleri insanlık düşmanı canilerdir.
Rusya Savunma Bakanlığı, 2 Aralık 2015 günü, bu çetelerin Türkiye ile ilişkilerini uydu görüntüleri eşliğinde ve 5 saatlik canlı yayınla tüm dünyaya göstermiş; DAİŞ ile Erdoğan ailesinin ortaklaşarak kaçak petrol ticareti yaptıklarını belgeleri ile anlatmıştı. https://tr.sputniknews.com/rusya/201512021019418111-rusya-isid-petrol-erdogan-turkiye/
Zaman içinde, Türkiye bu çeteleri çeşitli eğitimlerden geçirerek Türk ordusunun bir parçası haline getirdi. Türkiye şimdi sağı solu bu çetelerle tehdit ediyor. Erdoğan’ın, Macron’a “şahsımla ilgili çok sıkıntın olacak” dediği bu çetelerdir. Türkiye, bu çeteleri kullanarak şimdi Azerbaycan-Ermenistan savaşına da doğrudan müdahil oldu.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi(SOHR), Türkiye’nin bölgeye Suriye’den çektiği 300 paralı askeri gönderdiğini belirtti.
Ardından, The Guardian’ın yaptığı “Afrin’de Azerbaycan Kampı” haberi geldi. The Guardian’a konuşan Suriyeli iki kardeş, Azez’de yaşadıklarını, kendilerine bir Türk güvenlik şirketinden iş teklif edildiğini; bu teklif çerçevesinde ve milis liderleri aracılığıyla Afrin’e gittiklerini belirtiyor. Afrin’deki Azerbaycan Kamp eğitimi 13 Eylül’de başlamış. Azerbaycan’da ‘muhafızlık’ yapacakları söylenen militanlara ayda 7 ila 10 bin TL maaş taahhüt edilmiş.
Türkiye’nin, isim ve kostümlerini değiştirerek Özgür Suriye Ordusu(ÖSO) çatısı altında topladığı El Kaide, Sultan Murat Tugayları, Heyeti Tahrir’uş Şam, El Nusra ve DAİŞ çetelerini Azerbaycan’a gönderdiğini sadece SOHR ve The Guardian belirtmiyor.
Türkiye’nin koordinatörlüğünde, “Suriye Milli Ordusu” adı altında toplanan çete ordusunun Antep’te ikamet eden Ziyad Haci Ubeyd adındaki üyesi, bir televizyon programında, Azerbaycan’a çete gruplarının gönderildiğini itiraf etti.
Ubeyd, “Efrîn, Serêkaniyê ve diğer bölgelerde ekonomik durum çok kötü, savaşçılar ailelerini geçindiremiyorlar. Şimdi ailelerinin geçimini sağlamak için Azerbaycan’da çatışmaya gitmek zorundalar” diyerek, savaş suçlarındaki rollerini itiraf etti.
BM, ABD, Rusya ve AB bu çetelerin bir ülkeden bir ülkeye taşınarak savaştırılmasının uluslararası hukuk ve devletlerin egemenlik hakkı bağlamında suç olduğunu biliyor elbette.
Türkiye’den daha çok “Türkiye’nin hassasiyetleri”ni dert edinen konsorsiyum, suçu ve suçluları, kelime cambazlıkları ve icat ettiği yeni deyimlerle örtmeye çalışıyor.
Türkiye’nin mobilize ederek Suriye’den Libya’ya, Libya’dan Azerbaycan’a taşıdığı çeteler için “Türkiye’nin desteklediği muhalif güçler” deyimi icat ettiler.
BM Raporları ile savaş suçu işlediği sabit olan insanlık düşmanı katiller ne yaptılar da “muhalif savaşçı” oldular? Bu çeteler kime ve neye muhaliftir?
El Kaide, El Nusra, Heyet Tahrir’uş Şam, Sultan Murat Tugayları, DAİŞ ve ÖSO çetelerine “Türkiye’nin desteklediği teröristler” dememek için, “Türkiye’nin desteklediği askeri güçler” diyorlar.
Ermenistan- Azerbaycan savaşı başlar başlamaz TC Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar aceleyle bir açıklama yaptı, Ermenistan’ı paralı askerleri savaştırmakla suçladı.
Türkiye’nin Ermenistan’a karşı savaştırmak amacıyla Suriye ve Libya’dan çete gönderdiği haberleri çoğalınca Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev devreye girdi; “Türkiye, kardeş ülkemiz ve müttefikimizdir. Türkiye, bölgedeki durumu stabilize etmeye çalışıyor. Ermenistan’la çatışmada taraf değil, Azerbaycan’a sadece moral destek sağlıyor” açıklaması yaptı.
CNN Türk isimli TV kanalı son dakika haberi geçiyor: “300 PKK/YPG üyesi terörist, otobüslerle Ermenistan‘a taşındı.”
Suriye, Irak ve Libya’da boğazına kadar pisliğe batmış Türkiye’nin, Azerbaycan’da da inkar ve yalandan başka tutunacağı hiçbir dalı yok.
Irkçılık, din düşmanlığı, mezhepçilik, kadın, doğa ve tarih düşmanlığını tüm bölgeye yaymaya çalışıyorlar.