Merwan Hemo, kardeşi şehit Dozdar Hemo’nun güçlü ve komutan bir kişiliğe sahip olduğunu söyleyerek, kardeşinin Önder Öcalan’dan aldığı eğitimden sonra “Bu bir devrim, ben de bu devrimde yerimi almak istiyorum. Şehitlere, Önder Apo’ya ve parti yoldaşlarıma özgürlüğün peşinde olacağıma söz verdim. Ben yaşamımda devrim ve özgürlük mücadelesini seçtim” dediğini kaydetti.
İşgalci Türk devletinin 2019 Kasım ayında Medya Savunma Alanlarına dönük düzenlediği hava saldırısında şehit düşen PKK’nin komutanı, öncü militan kadrosu Abdulrahman Hamo (Dozdar Hamo), 1969 yılında Efrîn’de dünyaya geldi. Şehit Dozdar 7 kardeşin en küçüğü olarak ailede büyük bir sevgiyle büyür. Genç yaşta Kürdistan üzerindeki soykırım uygulamalarına tanık olan Dozdar, özgürlük için mücadele etmeye karar verir.
Kürdistan’ın özgürlüğü için yola koyulan Dozdar 1990 yılında PKK saflarına katılarak Önder Öcalan sahasına ulaşır. Burada bir süre yaşam ve mücadele eğitimi alan Dozdar daha sonra eve döner. Ancak her zaman Kürdistan’ın özgür dağlarında mücadele etme hayalini kurmaya devam eder.
Şehit Dozdar ağabeyine özgürlük mücadelesine olan tutkusunu şu sözlerle ifade ediyor: “Bu bir devrim, ben de bu devrimde yerimi almak istiyorum. Şehitlere, Önder Apo’ya ve parti yoldaşlarıma özgürlüğün peşinde olacağıma söz verdim. Ben yaşamımda devrim ve özgürlük mücadelesini seçtim.”
Ardından şehit Dozdar 1992 yılında hayalini kurduğu özgür Kürdistan dağlarına yeniden kavuşur. Yaşamanın her anında mücadele azmini derinleştiren Dozdar, Kürdistan’ın birçok alanında yer alarak en zor koşullarda mücadele eder. Sayısız eyleme katılan ve komutanlık yapan Dozdar, yıllarca HPG-BİM çalışmalarına da yöneticilik yapar.
Toplum çalışmalarında, propaganda ve diplomasi çalışmalarında yer alan Dozdar, Rojava devrimine büyük katkılarda bulundu.
Yaşamının 30 yılını ağır koşullara rağmen büyük bir azim ve güçle mücadele ederek geçiren Dozdar’ın ağabeyi, Merwan Hemo kardeşi şehit Dozdarı “Herkes tarafından sevilen güçlü ve direnişçi bir karaktere sahipti” sözleriyle anlatıyor.
Tüm şehit ailelerine, Kürdistan ve Önder Öcalan’a, mücadele yoldaşlarına başsağlığı dileyen Merwan Hemo, “Biz onun Kürdistan Özgürlük Hareketi’ndeki mücadelesinden ve bu uğurdaki şehadetiyle gurur duyuyoruz ve başımız dik” dedi.
Hemo kardeşi şehit Dozdar’ın kişiliğiyle ilgili şunları dile getirdi: “Şehit Dozdar 7 kardeşin en küçüğüdür. Bu yüzden sevgiyle büyütüldü. O sabırlı ve güçlü bir karaktere sahipti. Herkes tarafından tanınan ve çok sevilen biriydi. Savaşçı Dozdar 1990 yılında bir grup arkadaşı ile Lübnan’daki Şehit Mahsum Korkmaz Akademisi’ne eğitim görmek için gitti. 4 ay sonra 13 Ağustos’ta eve döndü. Ancak o dönemde sürekli özgürlük mücadelesine katılmakta ısrar ediyordu. Kardeşimin küçük olmasından kaynaklı kaygı ve korkularım vardı. Bu yüzden ben kardeşimi sürekli uzak tutup kendim özgürlük mücadelesine katılmayı istiyordum.”
Şehit Dozdar’ın ise kendisine sürekli “Aziz arkadaşım bu bir devrim, ben de bu devrimde yerimi almak istiyorum. Şehitlere, Önder Apo’ya ve parti yoldaşlarıma özgürlüğün peşinde olacağıma söz verdim. Ben yaşamımda devrim ve özgürlük mücadelesini seçtim” dediğini dile getiren Merwan Hemo, Dozdar’ın 18 Ağustos 1992’de özgürlük saflarına katıldığını söyledi.
Hemo, silah arkadaşlarının Dozdar’ı herkesin bildiği, sevdiği, güçlü komutan olarak nitelendirdiğini ifade ederek, kardeşinin tüm Kürdistan’da tereddüt etmeden savaştığını ve her yerde güçlü ve başarılı olduğunu belirtti.
Merwan Hemo sözlerinde şu şekilde devam etti: “Mücadele ettiği yıllarda evi ziyaret ettiğinde hepimize güç ve moral veriyordu. Dozdar, şehitlerin değerlerine ve Önder Öcalan’ın fikirlerine bağlıydı. Aynı zamanda yüzlerce özgürlük kadrosunu eğitiyordu ve mücadelesi boyunca yüzlerce güçlü direnişçi savaşçılar yarattı.”