PAJK Koordinasyonu üyesi Evîndar Ararat, 27 Ağustos 2025 tarihinde hastalık sonucu şehit düşen PAJK üyesi Bêrîtan Amed’e (Semra Duva) ilişkin konuştu.
Şehit Bêrîtan’ı çok uzun yıllar önce tanıdığını belirten Evîndar Ararat, Bêrîtan Amed’in 33 yıllık mücadele tarihinde Kürdistan’ın birçok alanında devrimci görevlerini yerine getirdiğini söyledi. Şehit Bêrîtan Amed’in kendileri için büyük bir öncü ve örnek olduğunu sözlerine ekleyen Evîndar Ararat konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “Heval Bêrîtan’ın şahsıyla, devrimciliğiyle, yoldaşlığıyla, yurtseverliğiyle ilgili anlatacak çok şey var. Heval Bêrîtan’ı yıllar önce tanıdım, henüz çok gençti. Bakûr’dan gerilla saflarına katılmıştı. Hem gerillacılık, hem komutanlık yapmıştı. Savaş içerisinde büyümüştü. Zaten çok genç yaşta katılmıştı partiye. Bakûr gibi zorlu bir alanda gerillacılığa başlamıştı. Hem düşman saldırılarını, hem doğa koşullarını, hem de savaş gerçekliğini en zorlu süreçte öğrenmişti.
Parti içerisinde büyümüştü, yine kadın ordusunun, kadın partisinin kurulduğu, gerilla savaşı yürütüldüğü en zor dönemde katılım sağlamıştı. Böyle bir dönemde büyük tecrübeler edindi. Küçük yaşta partiyi, Apocu yoldaşlığı, gerilla savaşını tanıdı ama çok çabuk uyum sağladı, gelişim gösterdi. Heval Bêrîtan’ın en dikkat çeken özellikleri güler yüzlü olması, yaşam coşkusu, yoldaşlık sevgisiydi. Partiye katılım sağladığı günden yaşamının son gününe kadar coşkusunu kaybetmedi. Birçok zorlukla da karşılaştı ama buna rağmen çözüm gücü oldu, yoldaşlarına öncülük etti. Hiçbir zaman yoldaşlık sevgisini, gerillacılık, doğa ve yurtseverlik sevgisini kaybetmedi. Her zaman güler yüzlü, coşkulu bir şekilde hareket etti. Birçok arkadaş onun yanında gerilla yaşamını öğrendi. Heval Bêrîtan yaşam içerisinde bir öğretmen gibi hareket etti. İsmi ile eş değer bir mücadele yürütüyordu, heval Bêrîtan’ın (Gülnaz Karataş) ismini almıştı ve onun çizgisinde bir mücadele yürüttü.
Heval Bêritan hem yaşam tarzıyla, hem duruşuyla hem yoldaşlıyla, hem halka yaklaşımda, hem de devrimci görevlerde sadeliği esas alıyordu. Çok cesurdu, hem savaşta, hem de yaşamda. Anormal bir enerjisi vardı. Hiçbir engel tanımazdı, asla ben bu çalışmayı yapamam demezdi. Mesela; onun karakterinde pes etmek yoktu. Heval Bêrîtan’ın alabileceği görevlere ilişkin tartışmalar yürütüldüğünde gönül rahatlığıyla ona o görev verilirdi. Neden? Çünkü ölçüleri vardı, değerleri vardı, yanlışlara, eksikliklere, yanlış anlayışlara karşı taviz vermezdi. Heval Bêrîtan’ın gittiği yerde parti değerlerinin, parti ölçülerinin, yoldaşlığın savunulacağını bilirdin. Kadın özgürlük çizgisinin savunulacağını bilirdin. Bu anlamda herkese güven verirdi. Bu yüzden heval Bêrîtan birçok önemli görevlere verilirdi.”
EMEĞİYLE, DİRENİŞİYLE, DURUŞUYLA HEPİMİZE ÖRNEK OLDU
Şehit Bêrîtan Amed’in harekete katıldığında ideolojiyi, PKK’yi, Kadın Özgürlük Hareketi’ni, Önderliği çok iyi tanımadığını ve bu temelde bir katılım sağlamadığını vurgulayan Evîndar Ararat, “ Heval Bêrîtan çok genç yaşlarda gerillaya katıldığı için daha çok yurtseverlik, Kürtlük değerli temelinde bir katılım sağlamıştı. Ama hareket içerisinde nasıl ki savaşta tecrübe kazandıysa ideolojik olarak da derinleşti özellikle Rêber Apo felsefesinde, kadın özgürlük çizgisinde bir derinliğe ulaştı. Yine gerillacılık tarzında çok büyük tecrübelere sahip oldu. Çok cesur bir savaşçıydı, yanında kalan birçok yoldaşını da güçlü bir savaşçı yaptı. Kadın ordusunda yer alan onlarca, yüzlerce arkadaş heval Bêrîtan’dan savaşmayı öğrendi. Yine kadın ordulaşmasının temelinde heval Bêrîtan’ın çok büyük emekleri var.
Elbette sadece savaş alanında değil halk arasında da büyük bir emeği vardı. Kürdistan’ın 4 parçasında hem gerilla olarak mücadele etti, hem de toplumu örgütlemede yer aldı. Gerilla savaşını halka tanıttı, kadın devrimini, kadın ordulaşmasını, kadın partileşmesini, şehit ve Önderlik gerçeğini halka tanıttı. Aslında heval Bêrîtan Kürdistan yurtseverlik çizgisinin sembolüdür. Kürdistan’ın ulusal çizgisini temsil ediyordu. Çünkü Maxmûr’da çalışma yürüttü, Rojhilat’ta, Başûr’da, Rojava’da, Bakûr’da çalışma yürüttü. Kürdistan kadını olarak her halka emek verdi. Diyebilirim ki; hem kadın devrimciydi, hem de kadın ordusunun komutanıydı. Duruşuyla, mücadelesiyle, emeğiyle hepimiz için bir örnektir. Heval Bêrîtan’dan bahsettiğimizde emekçi özelliği ön plana çıkar.
Emekten kastım sadece pratik çalışma anlamında değil elbette o anlamda da çok çalışkandı, inisiyatif alırdı, büyük bir çaba sarf ederdi, örgütlüydü, hiçbir engel tanımazdı ama en büyük emeği yoldaşlık kurmak temelinde verirdi. Mesela yoldaşlarını çok severdi, çok mütevazi, hesapsız bir arkadaştı. Onlarca yaralı, hasta arkadaşla ilgilenmiştir, tereddütsüz bir şekilde onlara hizmet etmiştir. Hem yaşamda, hem de savaşta disiplinli bir tarzı vardı. Değerli savunmada duruşu netti. Eksiklikler karşısında tereddütsüz bir şekilde mücadele ederdi. Eksiklikleri, yanlışlıkları, çizgi dışında gelişen farklı yaklaşımları görürdü ve hemen buna karşı mücadele ederdi. Parti değerlerini hem yaşıyordu, hem de yaşatmak istiyordu” diye konuştu.
DAĞLARA OLAN AŞKI ÇOK BÜYÜKTÜ
Şehit Bêrîtan’ın Kürdistan dağlarına olan sevgisinin çok farklı olduğunu ifade eden PAJK Koordinasyonu Üyesi Evîndar Ararat, konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı: “Heval Bêrîtan dağlarda büyüdüğü için dağlara olan aşkı çok büyüktü. Şehit düşmeden iki, üç saat önce çektirdiği fotoğrafta bile dağlara olan sevgisi, hasreti, yoldaşlarını görme arzusu var. Heval Bêrîtan’ın Rêber Apo’ya olan sevgisi de çok farklıydı. Derin bir bağla bağlıydı Önderliğe, varlığını Önderliğin özgürlüğünde, yoldaşlığında görüyordu ve öyle yaşadı. Heval Bêrîtan Önderliği göremedi ama hiçbir zaman görmeyeceğine dair umudunu kaybetmedi. Her zaman Önderliği görme umuduyla yaşadı. Heval Bêrîtan tüm zorluklara, eksikliklere, zorluklara rağmen pes etmezdi, en son hastalığı karşısında bile pes etmedi.
Kanser gibi çok ağır bir hastalığa kapıldı ama bu hastalığa karşı da pes etmedi. Son anlarına kadar bile bu hastalığı mutlaka yeneceğim, bu hastalığa teslim olmayacağım, çünkü Rêber Apo’yu özgür bir şekilde görme umudum var, yaşadığım şeyleri Önderlikle paylaşacağım diyordu. Yaşamının son anına kadar bu hislerini, bu umudunu hiç kaybetmedi. Heval Bêrîtan ile birçok farklı alanda birlikte kaldık, toplumsal alanda birlikte kaldık, dağlarda birlikte kaldık, çok rahat bir şekilde yanında kalabileceğiniz, her şeyini paylaşabileceğiniz bir arkadaştı. Tüm ömrünü harekette geçirdi. 33 yıl boyunca aralıksız, tereddütsüz bir şekilde, büyük bir umut ve iddiayla tüm alanlarda, tüm aşamalarda yer aldı. Heval Bêrîtan’ın mücadelesinden ne kadar bahsetsek eksik kalır.
Heval Bêrîtan duruşuyla, yoldaşlığıyla, mücadelesiyle, emeğiyle Kadın Özgürlük Hareketi tarihindeki ve Kürdistan tarihindeki yerini aldı. İnsanın canını acıtan şey ki heval Bêrîtan’ın da canını acıtan şey buydu; hastalık sonucu şehadete ulaştı. Böyle bir şehadet bizim için ağır oldu. 33 yıl boyunca her türlü zorluğu, zahmeti yaşayıp böyle bir hastalık sonucu şehit düşmesi insanın canını yakıyor. Ama hastalığa karşı da cesaretli bir duruş ve direniş sergiliyordu. Şehit düşmeden 2, 3 saat önce arkadaşlarına böyle bir mesaj ve fotoğraf göndermesi de direnişini, dirayetini, yoldaşlarına olan sevgisini ve Önderliği görme umudunu gösteriyor. Böyle bir duruş elbette bizim için örnektir. Bizler heval Bêrîtan’ın takipçisi olacağız.
Tüm mücadelemizde onun yoldaşlık sevgisini, devrimci emeğini esas alacağız. Önderliği görme umudunu gerçekleştireceğiz. Bu vesileyle heval Bêrîtan şahsında tüm Kürdistan devrim şehitlerimizi saygıyla anıyorum. Şehitlerimizi hiçbir zaman unutmayacağız, tüm şehitlerimiz ölümsüzdür. Mücadele çizgimizi aydınlatacaklardır, her zaman özgür yaşam komutanlarımız olacaklardır. Devrimimizi mutlaka başarıya ulaştıracağız ve Rêber Apo’nun fiziki özgürlüğünü sağlayacağız. Şehitlerimizin mücadelesine, direnişine, onlara verdiğimiz söze sahip çıkacağız ve şehitlerimize layık olacağız.”