Medya Savunma Alanları’nda şehadete ulaşan 3 gerillanın kimlikleri açıklandı

0
6

HPG Basın İrtibat Merkezi(BİM) şehit gerillalara ilişkin şunları belirtti:

Apocu fedai çizginin sarsılmaz militanları olan komutan Rohat, Helo ve Ezîz yoldaşlarımız Medya Savunma Alanları’nda farklı tarihlerde şehadete ulaştılar.

Önder Apo’nun tüm halkları ortak bir paydada birleştirdiği ve ezilen halkların umudu haline gelen, demokratik modernite yaşamına adım atan yoldaşlarımız, bulundukları her alanda devrimci görevlerine sahip çıktılar. Apocu felsefenin yaşamsallaşması için yoğun bir çaba içerisinde oldular. Son nefeslerine kadar inandıkları değerlere bağlı kalarak Kurdistan’da açığa çıkan devrimci neslin en seçkin örnekleri haline geldiler. Yoldaşları olarak Rohat, Helo ve Ezîz yoldaşlarımızın bizlere devrettiği ve mutlaka başarılmasını emrettikleri devrim görevini zaferle taçlandıracağımızın sözünü veriyoruz.

Kurdistan Özgürlük Mücadelesi’ne büyük katkıları olan Rohat, Helo ve Ezîz yoldaşlarımızın başta değerli aileleri olmak üzere tüm yurtsever Kurdistan ve Arap halkımıza başsağlığı diliyor, şehitlerimizin anısını her daim yaşatacağımızın sözünü yineliyoruz.

Şehadete ulaşan yoldaşlarımızın kimlik bilgileri şöyledir:

Kod Adı: Rohat Rover

Adı Soyadı: Azad Akıncı

Doğum Yeri: Mêrdîn

Anne – Baba Adı: Gülçîn – Nazım

Şehadet Tarihi ve Yeri: 10 Eylül 2024 / Medya Savunma Alanları

 

Kod Adı: Helo Dêrsîm

Adı Soyadı: Keyhan Saedmucîşî

Doğum Yeri: Kamyaran

Anne – Baba Adı: Züleyha – Hüseyin

Şehadet Tarihi ve Yeri: 9 Kasım 2024 / Medya Savunma Alanları

 

Kod Adı: Ezîz Ereb

Adı Soyadı: Fehîd Ebdil Muhsin

Doğum Yeri: Reqa

Anne – Baba Adı: Sabah – Ebdil Muhsin

Şehadet Tarihi ve Yeri: 18 Eylül 2024 / Medya Savunma Alanları

 

ROHAT ROVER

Yaşamı baştan sona Kürt halkının özgürlük ve onur mücadelesinin izdüşümü olan Rohat yoldaşımız Apocu militanın sahip olması gereken tüm özellikleri kendi kişiliğinde barındırdı. Kürt ve Kurdistan hakikatini anlamak ve daha da anlamlandırmak için mücadelesini soluksuz bir şekilde sürdürmeyi her daim esas aldı. Özlü bir devrimci, yoldaşlarının güzel kalpli yoldaşı ve cesareti ile tanınan Rohat yoldaşımız, Parti saflarına katıldığı ilk günden şehadete ulaştığı ana kadar Kürt halkının yaşadığı acıları kendi yüreğinde hissederek toplumun her türlü sorununun çözümü için kendi gücünün ötesinde bir performans sergiledi. Gerektiğinde yorulmak nedir bilmeyen bir savaşçı, gerektiğinde yoldaşları için bir öğretmen, gerektiğinde düşmana kök söktüren bir gerilla komutanı oldu. Kürt halkının yetiştirdiği ender kişiliklerden biri olan Rohat yoldaşımız, Parti saflarına katılmadan önceki yaşamını PKK Sakine Cansız Ocağı eğitiminde yazdığı raporunda şöyle dile getiriyor;

“İsmim Rohat Rover. 1989’da Mêrdîn’in Kerboran ilçesine bağlı Rover (Tanyeri) köyünde dünyaya geldim. Ailemiz, 9 kardeş olmak üzere toplam 11 kişiden oluşuyor. Ben ailenin sondan ikinci çocuğuyum. Sadece bir kız kardeşim var. 1993’e kadar köyde yaşadık. Benim Hareketi ilk tanıdığım yıllar 1992‐93 yıllarıdır. Ancak bu dönemde her ne kadar ilk defa gerillaları görsem de bunun tam olarak ne anlama geldiğini bilmiyordum. Belli bir süreden sonra sürekli askerlerin evimize gelmesi ve hem Harekete hem de aileme hakaret etmesi yavaş yavaş bu durumu sorgulamama neden olmuştu. Bu kapsamda babama sorular sormamla beraber meselenin Kürtlükle alakalı olduğunu anladım. Ancak yaşımın küçük olmasından kaynaklı bazı şeyleri uzun yıllar sonra öğrenebildim. Önderlik ismi ile ilk olarak 1993’te tanıştım. 1993 yılında düşmanın köyümüze yaptığı baskılar sonucu ilk başta bazı aileler koruculuğu kabul etse de daha sonra köyün geneli koruculuk dayatmalarını kabul etmeyerek köyü terk ettiler. Köyden göç ettikten sonra Batman’a yerleştik. Batman’da da başta ciddi maddi sorunlar yaşasak da daha sonra maddi olarak kendimizi toparladık. Aile temel geçimini hayvancılık ve tarla işleriyle uğraşarak sağlamıştır. Ancak babamın evden erken ayrılmasından kaynaklı başta geçimini sağlayamamış ve çalışmak için sık sık ya farklı illere gitmiştir. Babam, hatırladığım kadarıyla yurtseverliğinden kaynaklı sık sık gözaltı ve tutuklamalarla karşı karşıya kalmıştır. Her defasında işkenceye maruz kalmış ancak üzerine herhangi bir suç tespit edilemediğinden kaynaklı her defasında ceza almadan çıkmıştır. Aynı şekilde abilerimde işkencelere maruz kalmışlardır. Köyde sık sık babamın sözüne başvurulurdu. Birçok defa bilgilerini hem abilerimle hem de bizlerle paylaşmış, bizde de yurtseverlik duygularının gelişmesini sağlamıştır. Hareketle ilk resmi düzeyde tanışmam 2005 yılında oldu. Liseye ilk başladığım yılda Parti’yi tanıdım. Ancak daha öncesinde sadece eylemlere katılıyordum. Uluslararası Komplo’nun yıldönümü olmasından kaynaklı da bir tepki vardı. Ancak bu tepki bende daha resmi bir çalışmaya dönüşmemişti. Okul temsilcisi seçilmemle beraber yapılan toplantılara düzenli katıldım. Belli bir süre sonra arkadaşların tartışmasıyla beraber düzenli olarak ya okul çıkışı ya da iş bitiminde arkadaşlarla görüşüyordum. Bu görüşmelerin benim üzerimde etkisi oldu. Kendimi ideolojik olarak geliştirme ihtiyacı duydum. Bu süreçte benimle en çok ilgilenen arkadaş şehit Canfeda Welat yoldaş oldu. O dönemde çalışmalara katılmamla birlikte aynı zamanda bende daha çok üniversite hayali vardı. Mücadeleyi daha çok orda verebileceğimi düşünüyordum. Bunda üniversiteyi okuyan abimin etkisi büyüktü. Kendisi sürekli üniversite anılarını ve nasıl mücadele yürüttüklerini anlatırdı. Bu da beni etkilerdi. Çalışmalara daha çok bu tarzda yaklaştım. Ancak sürecin ilerlemesiyle hem Hareketi hem de nasıl mücadele edeceğimi azda olsa kavramaya başladım.”

Mücadelenin yaşamında başat rol oynadığı sivil hayatında Kürdistan Özgürlük Mücadelesi’ni ailesinden aldığı sağlam köklerle tanıdıktan sonra 2005 yılında mücadele saflarına aktif bir katılım sergilemek ve düşman karşısında mücadelenin bir neferi olmak için gerillaya katıldı. Uzun yıllar gençlik çalışmalarında aktif görev alan yoldaşımız aldığı tecrübeyi ve yaşadığı deneyimi önündeki mücadele koşusuna zemin haline getirdi. Partimizin aldığı kararla bu tecrübeye sahip olmasından kaynaklı olarak tekrardan Komalên Ciwan çalışmalarını yürütmek için düzenlenen yoldaşımız gördüğü eğitimle güçlü bir çıkış gerçekleştirdi. Eğitimden sonra düzenlendiği Bakûr alanlarında güçlü bir performans sergileyen yoldaşımız, mücadelesinin tüm safhalarında Önder Apo üzerindeki saldırıları kırmak ve ön açıcı bir devrimci duruş sergilemek için güçlü bir çabanın sahibi oldu. O dönem düşman güçleri bir taraftan gerilla üzerinde imha operasyonları yürütürken diğer taraftan Kurdistan şehirleri ve Türkiye metropollerinde Kürt gençliği üzerinde ciddi baskılar uygulamaktaydı. Gençliğin marjinalleştirilmesi ve mücadeleden kopartılması hedeflenen bu faaliyet ve saldırılara karşı önemli bir çıkış sağlayan yoldaşımız gençlik çalışmalarının toparlanmasında önemli bir rol üstlendi. Gittiği her yeri toparlayan, örgütsel açıdan misyon yükleyen ve ideolojik doğrultu veren tarzıyla düşmanın bölmeye ve bitirmeye çalıştığı Kürt gençliğinin tekrardan güçlü bir şekilde ayağa kaldırılmasında etkin bir pratik sorumluluk üstlendi. Gençlik çalışmaları yürüttüğü süreçte iki defa düşman tarafından tutuklanan ve bir süre zindanda kalan yoldaşımız, Hareketimizin zindanları nasıl birer akademi haline getirdiğini ve düşmana kök söktürdüğünü bizzat gördüğünden dolayı mücadeleye daha fazla bağlandı.  Zindan sürecini kendisi için fırsata dönüştüren yoldaşımız, gerilla ile buluşacağı günleri sabırsızlıkla bekledi. Zindanda çıkınca yüzünü tekrardan özgür dağlara dönen yoldaşımız, gençliğin yeniden yapılandırması çalışmalarında ve ‘’Êdî Besê Hamlesi’’ sürecinde aktif bir şekilde yer aldı. Bir süre bu çalışmalarda emek veren yoldaşımız, fedakarlığı ve öncülük meziyetleri ile tüm yoldaşların üzerinde etki bıraktı.

Dördüncü stratejik dönemin pratikleşmesi ve Devrimci Halk Savaşı’nın Kurdistan’a yayılması için büyük bedeller veren Hareketimizin dönem görevlerini bilincinde olan yoldaşımız, 2012 yılında PKK Ocağı’nda eğitimlere dahil oldu. Eğitim sürecinde ‘’Ocağa geldikten sonra hem kattığım hem de katılmadan önce tanıdığım birçok arkadaşın şehadet haberini aldım. Yine bu süreçte onlarca arkadaşın şehadeti; Önderlik başta olmak üzere zindan direnişleri mücadelede fedai bir duruşun talimatını vermiştir ‘’ diyerek şehitlere olan bağlılığını dile getirdi. Eğitim sürecinde derin yoğunlaşmalar yaşayan ve yeni dönemin beklentilerine cevap olmak isteyen yoldaşımız, başarılı bir şekilde eğitimi tamamladı. İşgalci TC devletinin gerillayı tasfiye etme ve halkımızı sindirme operasyonlarının olduğu bir dönemde Partimiz için stratejik önemde olan çalışmada yer aldı. Üstlendiği her çalışmada mütevazı yaşamı, olgun kişiliği ve güçlü yoldaşlığı ile örnek bir komutan oldu. Zafer dışında hiçbir seçeneği kendisi için kabul etmeyen Rohat yoldaşımız, amacına olan bağlılığı, zafere ulaşmadaki ısrarcı tarzı ve yaşamdaki duruşuyla tüm yoldaşlarında silinmez etkiler yarattı.

Bir hakikat arayışçısı olan ve yaşamın anlamını PKK ile taçlandıran Rohat yoldaşımız, tüm devrimci yaşamı boyunca Parti çizgisini yaşamayı esas aldı. Önderliğimizin fikirleri, şehit yoldaşlarının anılarıyla güçlendirerek birçok çalışmada başarı elde etti. Dur durak bilmeyen ve her anını mücadele ile dolduran Rohat yoldaşımız, 10 Eylül 2024 günü Medya Savunma Alanları’nda gerçekleşen Türk ordusu saldırısında şehadete ulaştı. Yoldaşları olarak Rohat yoldaşımızın ‘’Özgür Önderlik, Özgür Kurdistan’’ hayalini mutlaka gerçekleştireceğimizin sözünü yineliyoruz.

 

HELO DÊRSÎM

Rojhilatê Kurdistan halkımız, Kürdistan Özgürlük Mücadelesi’ne verdiği değerli evlatları ve derin yurtseverliği ile her zaman düşman saldırılarına karşı öz benliğini korumayı başarmıştır. Helo yoldaşımız da derin yurtseverliğin olduğu Kamyaran kentinde dünyaya geldi. Ailesinin yurtsever olması ve yakın çevresinde Hareketimize katılımların olması erken yaşta partimiz PKK’ye sempati beslemesine neden oldu. Rejim okullarında sistemin dayatmaları ve asimilasyon politikalarına karşı duyarlı bir Kürt genci olarak her zaman refleks sahibi oldu. Erken yaşta çelişkiler yaşayan ve sistemin özgür bireye bir yaşam sunmaması karşısında derin sorgulamalarda bulunan yoldaşımız, gerillanın verdiği kutsal mücadelede yer alma hayalleri kurdu. Yaşı ilerledikçe çelişkilerine cevap bulma arayışlarını derinleştirerek ve vicdani sorgulamalar yaşayarak Kurdistan’da yaşanan savaşa duyarsız kalmayı kabul etmedi. Rejimin halkımızı yoksullaştırma ve kendine muhtaç etme politikalarının bilincinde olan yoldaşımız birçok çalışmada yer aldı. Kolberlik yaparak ailesinin geçimine katkıda bulundu ve rejimin halkımıza dayattığı onursuz yaşama büyük öfke besledi. Üniversite okuduğu yıllarda Hareketimizi daha fazla anlama ve okuma fırsatı bulun yoldaşımız, Apocu felsefeyi okudukça aydınlandı. Önderliğimizin özgür bir toplum için altın tepside sunduğu savunmaları okuyan ve aradığı cevapları bulanan yoldaşımız, gerilla saflarında yer alacağı günlere kendini hazırladı. Yurtsever devrimci gençlik çalışmalarında yer almaya karar veren yoldaşımız, üstlendiği birçok çalışmayı başarıyla sonuçlandırdı. Moralli katılımı ve mütevazı tarzı ile çevresinde bulunanların üzerinde etki bıraktı. Partimizi tanıdıkça mücadelesini büyütme ve yaşanan savaş sürecinde daha aktif bir şekilde yer alma gerektiğinin farkında oldu. DAİŞ çetelerinin Rojava, Başur ve Şengal’de halkımızın kazanımlarına saldırması Apocu militanların fedai bir ruhla savaşmasından büyük bir güç alan yoldaşımız, mücadelesini büyütme iddiasında oldu. Êzidî kadınların pazarlarda satılması ve Kobanê’de yaşanan destansı direniş mücadele kararlılığını arttırdı.

Her onurlu Kürt genci gibi kapitalist sistemin birçok imkanını ret ederek 2014 yılında Kurdistan Özgürlük Mücadelesi saflarında yerini aldı. Gerilla saflarındaki ilk eğitimini Medya Savunma Alanları’nda alan Helo yoldaşımız, coşkulu ve heyecanlı yapısı sayesinde kısa sürede dağ ve gerilla yaşamı ile bütünleşti. Daha önce yer aldığı çalışmalardan dolayı örgütsel olarak tecrübesi olan yoldaşımız, birçok konuda yoldaşlarına yardımcı oldu. Yeni bir savaşçı olmasına rağmen kısa sürede sorumluluk alacak bir düzeye ulaştı. Aktif bir katılım sağlayan Helo yoldaşımız, özellikle 2015 yılıyla beraber gelişen işgalci Türk devletinin saldırılarına cevap olmak istedi. Bunun için savaşın yoğun olduğu alanlara geçen yoldaşımız, burada düşmana karşı geliştirilen birçok eylemde yer aldı. İdeolojik birikimini askeri başarılarla taçlandırarak işgalci Türk devletinin saldırılarına cevap olmak isteyen yoldaşımız, önemli bir çaba ve emeğin sahibi oldu. Zap alanında işgalcilere geçit vermeyen savaş tünellerinin hazırlanması sürecinde üstün bir çaba harcayan yoldaşımız, fedakarlığı ve emekçi yönü ile yoldaşlarının sevgisini kazandı. Mücadele tarihimize silinmeyecek bir şekilde adını yazdıran kahraman yoldaşlarının anısına layık olmak ve şehitlerin intikamını almak için yeni dönem taktikleri üzerine yoğunlaştı. Hem hareketli arazi timlerinde hem savaş tünellerinde üstlendiği her görevi layıkıyla yerine getirdi. Yoğun bir pratik süreçten sonra ideolojik eğitim devresine dahil oldu. Eğitim sürecinde derin yoğunlaşmalar yaşayan ve Apocu yaşam tarzından bir an bile taviz vermeyen yoldaşımız, ideolojik olarak derinleştikçe mücadele azmi ve hırsını büyüttü. Apocu felsefede derinleşen ve yaşanan savaş sürecinde tarihi sorumluluklarının bilincinde olan yoldaşımız, başarılı bir şekilde eğitimini tamamladı. Tekrardan direniş alanlarında yerini alan yoldaşımız, eğitim sürecinde öğrendiklerini pratikleştirme imkanı buldu.

21 Nisan 2024 günü Qendîl’de şehadete ulaşan ablası değerli yoldaşımız Viyan Helo’nun şehadetinden derinden etkilense de mücadelesini büyüterek düşmana darbe vurma arayışında oldu. Şehitlere layık olmanın yolunu Apocu yaşam çizgisini yaşamsallaşmasından geçtiğinin bilincinde oldu. 9 Kasım 2024 günü Medya Savunma Alanları’nda şehadete ulaşan Helo yoldaşımız, PKK çizgisindeki net duruşu ile tüm yoldaşlarının gönlünde yer edindi. Helo yoldaşımız dürüst, fedakar kişiliği ve özgürlüğe olan tutkusuyla her zaman hatırlanacak ve anısı daha fazla mücadele gerekçemiz olacaktır. Yoldaşları olarak yoldaşımızın bizlere devrettiği görevleri ve sorumlulukları O’nun şahsında tüm şehitlerimize layık olmanın bilinciyle yerine getireceğiz.

 

EZÎZ EREB

Ezîz yoldaşımız, tarihte birçok medeniyete ev sahipliği yapan Reqa’da Arap halkımıza mensup bir ailede dünyaya geldi. Reqa gibi birçok inancın ve halkın bir arada yaşadığı bir kentte dünyaya gelmesi ve orada büyümesinden dolayı tüm halklara saygılı ve onların da haklarını gözeten bir kişilik edindi. 6 yıl okuyan Ezîz yoldaşımız, bu okul sürecinde BAAS rejiminin tekçi zihniyetini yakından tanıma imkanı buldu. Buna rağmen hiçbir zaman birlikte yaşadıkları diğer halklara ayrımcı bir gözle bakmadı. 2014 yılında DAİŞ çetelerinin Reqa’yı işgal etmesinden sonra bu çetelerin denetiminde yaşamak zorunda kalan yoldaşımız, çetelerin gerçek yüzlerini kısa sürede tanıdı. Onların İslamiyeti temsil etmediğini fark eden yoldaşımız, yaptıkları tüm insanlık dışı uygulamalarına büyük bir öfke duydu. Bu nedenle her zaman kendilerini bu çetelerden kurtaracak bir gücün gelmesini bekledi. Rojava’dan Suriye’nin farklı bölgelerine kadar çetelere karşı amansız bir mücadele yürüten özgürlük güçlerinin Reqa’yı işgalci çetelerden temizlemek için başlattığı operasyonu büyük bir sevinçle karşılayan Ezîz yoldaşımız, bir an önce şehrin kurtarılmasını bekledi. Rojava özgürlük güçlerinin Reqa’yı çetelerden temizlemesiyle yeni bir dönemin başladığına tanıklık eden yoldaşımız, kendi yaşamında da önemli değişimler yaşadı. Özellikle özgürlük güçlerinin tüm halkları ve inançları eşitlik ve özgürlük temelinde birleştirmesi Ezîz yoldaşımızın hem çocukluk hatıralarını canlandırdı hem de hayalini kurduğu geleceğe dair umutlarını yeniden yarattı. Bu süreçten sonra özgür yaşama dair arayışları artan yoldaşımız, özellikle binlerce savaşçıya ve milyonlarca insana ilham kaynağı olan Rêber Apo gerçekliğini daha fazla öğrenmek istedi. Bunun için tanıştığı Apocu devrimcilere ilk olarak Rêber Apo’yu sordu. Önderliğimizin ideolojisi, felsefesi ve yaşamıyla ilgili edindiği bilgilerden derinden etkilenen yoldaşımız, kendilerine özgür yaşam olanağı sunan özgürlük mücadelesine katılarak Rêber Apo’nun öğrencisi olmaya karar verdi. Bu temelde Kuzey ve Doğu Suriye’deki özgürlük güçlerine katılan Ezîz yoldaşımız, burada aldığı eğitimlerle kısa sürede yetkin bir savaşçı oldu. Bu süreçte tanıştığı Apocu devrimcilerin duruşlarından ve yoldaşlık ilişkilerinden etkilenen Ezîz yoldaşımız, kendisinde Apocu bir kişilik yaratmak istedi. Bunu en iyi Kurdistan dağlarında gerçekleştirebileceğini düşünen yoldaşımız, yüzünü Kurdistan dağlarına dönerek gerilla saflarına katıldı.

Daha önce dağlık bir coğrafyada yaşamayan Ezîz yoldaşımız, Kurdistan dağlarının heybetine hayran kaldı. Birer yaşam kaynağı olan bu dağlarda halklarımızın özgürlüğü için mücadele etmeyi kendisi için bir şans olarak değerlendirdi. İlk başlarda dağ yaşamına alışmakta zorluk yaşayan yoldaşımız; istekli katılımı, güçlü iradesi ve özlemini duyduğu özgür geleceğe kavuşmanın yarattığı motivasyonla tüm zorlukları aşmayı başardı. Yeni savaşçı eğitiminde aldığı ideolojik derslerle Rêber Apo’nun özgürlük felsefesini daha iyi anlamaya başlayan yoldaşımız, insanlığın ancak bu felsefe ile özgür bir yaşama kavuşacağına inandı. Bunun da bu özgürlük felsefesini benimseyenlerin etkin mücadelesiyle mümkün olduğunun bilincindeydi. Bu nedenle bir militan olarak kendisinde Apocu ilke ve ölçüleri yaratması gerektiğinin farkında olan yoldaşımız, bu anlamda verdiği emek ve harcadığı çaba ile tüm yoldaşlarının saygısını kazandı. Fedakarlığı, çalışkanlığı ve dürüstlüğü ile örnek bir militan olmayı başardı. Askeri anlamda belli tecrübeleri olsa da gerilla savaş sanatında kendisini daha fazla geliştirmek istedi. Bu anlamda tüm derslere büyük bir ilgi göstererek tecrübelerine yenilerini eklemek istedi. Özellikle yeniden yapılandırılan gerilla taktiklerinde uzmanlaşmak isteyen yoldaşımız, bu konudaki istekli duruşuyla tanındı. Aynı zamanda kendi tecrübelerini de yoldaşlarıyla paylaşan Ezîz yoldaşımız, bu anlamdaki yoldaşlık görevlerini eksiksiz bir şekilde yerine getirmeyi başardı.

Eğitimlerini başarılı bir şekilde bitirdikten sonra ısrarla savaşın yoğun yaşandığı alanlara geçmek isteyen yoldaşımız, bu konudaki ısrarı ile yoldaşlarının yükünü hafifletmeyi bildi. Türk devletinin tüm halkların ortak düşmanı olduğu gerçekliğini erkenden fark eden yoldaşımız, kendilerine yıllarca zulmeden DAİŞ çetelerinin en büyük destekçisinin Türk devleti olduğunun farkındaydı. Bu nedenle özgür yaşam alanlarına saldıran bu işgalcilere karşı savaşmayı çok istedi. Yaşamdaki duruşu, askeri anlamda kazandığı meziyetler ve güvenilir kişiliği sayesinde yoldaşlarını ikna etmeyi başaran Ezîz yoldaşımız, savaşın yoğun olduğu alanlara geçti. Burada düşmana karşı geliştirilen birçok eylemde yer alarak direnişin büyütülmesinde etkin bir rol alan yoldaşımız, cesareti ve fedakarlığı ile tüm yoldaşlarının saygısını kazandı. Birlikte mücadele ettiği tüm yoldaşlarının fedailik çizgisinde bir katılımın sahibi olmasından derinden etkilenerek bu çizgiyi kendisinde de yaratmak istedi. Bunun için dürüst bir şekilde çaba harcayan yoldaşımız, bu çabalarında başarıya ulaşarak fedai bir militan oldu.

18 Eylül 2024 günü düşmana karşı gerçekleştirilen başarılı bir eylemde yer alan yoldaşımız, burada düşmana ağır darbe vurulmasını sağladı. Eylem dönüşünde gerçekleşen bir düşman saldırısında şehadete ulaşan Ezîz yoldaşımız, tutkuyla bağlı olduğu özgürlük mücadelesini zirvede tamamlamayı başardı. Son nefesine kadar özgürlük değerlerine bağlı kalmayı başaran Ezîz yoldaşımızın özgür Ortadoğu hayallerini gerçekleştireceğimizin sözünü veriyoruz.”

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz