Kemal SÖBE
MHP lideri Devlet Bahçeli, HDP İzmir il binasına yapılan baskında öldürülen Deniz Poyraz’a yapılan saldırıyı savundu. Öncelikle, MHP, bir parti değil, parti görünümlü bir cinayet ve terör örgütüdür. Görevide, ülkedeki sol, devrimci, demokrasi güçleri ve muhalif kesimlere saldırmak. Bu saldırı son 50 yıldır emperyalizm destekli olarak, üstü örtülü bir şekilde yapılmaktadır. Milliyetçilik maskesi takıp, kendilerini Türkiye sevdalıları olarak gösterenlerin, Türkiye’yi getirdiklerin nokta, tam bir yıkımdır, kaostur. Emperyalizmin ve yerli sermayenin eli kanlı cinayet örgütü MHP’dir. MHP’nin, Türkiye sevdalılığı tam bir yalan ve palavradır. Milliyetçilik ve vatanseverlik maskesi takarak, yıllarca Türkiye’nin aydınlarına, devrimcilerine, ilerici insanlarına yönelik saldırıda kullanılan bir tetikçiler ordusudur.
1970-1990 arası, sol ve aydın kesimlere karşı kullanıldı. 1990’lar itibariylede Kürtlere karşı kullanılmaya başlandı. Sol ve demokrasi mücadelesinin yasal zeminde HDP’yle güçlenmesiyle, iktidar odakları tarafından, MHP denen mafya-çete örgütüne yeni görevler verildi. Kontrgerilla, özel timler, Jitem benzeri faşizan paramiriter güçler genellikle MHP-Ülkücü kesimlerden oluşuyor. Bu mafyatik güçler, devletin bir çeşit sivil faşist güçleri ve kolları olarak görevlendirildiler. Yasal zeminde güçlenen demokrasi mücadelesine her fırsatta saldırılar bu karanlık güçlerin eliyle yapılıyor, yaptırılıyor. Bu saldırılar, devletin desteğiyle oluyor. Bu güçlerin, devletin desteği olmadan, kendiliğinden, hareket etme kabiliyetleri yoktur. MHP’nin son 50 yılda, Türkiye’ye ne gibi bir faydası oldu?
Türkiye, tarihinin en kötü dönemini yaşıyor. Ekonomi dibe vurmuş, halk yoksuluktan bunalmış, TL, döviz karşısında, durmadan değer kaybına uğruyor, ülkenin kaynakları küçük bir sermaye azınlığına peşkeş çekiliyor. Türkiye tam bir derin kriz hali yaşıyorken, kendilerini Türkiye sevdalısı olarak gösterenler, ülkeyi krizden çıkarmak için ne yapıyorlar acaba? Çünkü Türkiye’yi çok sevdiklerini söylüyorlar ama işçi sınıfı ve yoksul köylülük için birşey yapmıyorlar. Halkın nasıl yaşadığı, bunların umurunda değil. Türkiye halkı her gün biraz daha fakirleşiyor. Ülke gırtlağa kadar emperyalizme bağımlıdır. Ülkenin her tarafında yabancı askeri üsler (NATO) var. Türkiye’nin yüzmilyarlara Dolar dış borcu var. Ülkede son 50 yılda korkunç bir sınıflaşma oldu.
Zenginler ile fakirler arasındaki uçurum günden güne büyüyor. Yani Türkiye tam bir karanlığa gömülüyor. Ülkeyi yönetenler, ülkeyi tam bir mafya-çete anlayışıyla yönetiyorlar, ülkeyi babalarının çiftliği olarak kullanıyorlar. Bütün bu olup bitenler karşısında, kendilerini vatansever olarak gösteren bu MHP-Ülkü ocakları denen karanlık ruhlar ne yapıyorlar acaba? Ülkesini sevenler, ülkesinin ağacını, ormanını, suyunu, madenlerini, maddi zenginliklerini korumazlarmı? Ülkesini sevdiğini iddia edenlerin, halkın ekonomik, sosyal, iş, aş, konut, sağlık ve eğitim sorunlarıyla ilgilenmezlermi? MHP denen mafya-terör örgütü, milliyetçilik ve Türklük maskesi takmasalardı, şimdiye kadar varlıklarını sürdüremezlerdi. MHP-Ülkü ocakları, Türk-İslam tentezini yüzyıldır uygulayan devletin kullandığı bir sopadır.
Bu karanlık güçler öyle kendi imkanlarıyla değil, devletin imkanlarıyla ayakta duruyorlar ve her türlü mafyatik ve karanlık işler yapıyorlar. En azından devletin siyasi desteğini alıyorlar. Ekonomik olarakta her türlü karanlık işleri yaptıkları biliniyor. Suç ortağı, Sedat Peker’in açıklamaları herşeyi orta koydu ve zaten bunlar aslında yıllardır bilinen şeylerdi. Devlet Bahçeli, her gün HDP kapatılmalıdır diye bağırıyor. Devlet Bahçeli denen mafya lideri, HDP’den neden bu kadar korkuyor?? Çünkü HDP Türkiye’nin aydınlık ve sol yüzüdür, demokrasinin motorudur. HDP var olduğu sürece, muhalif olduğu sürece, Türkiye AKP ve MHP’nin yarattığı karanlığa teslim olmayacaktır. HDP dışında kitlesel olarak ciddi bir demokratik muhalefet yapan bir güç zaten yok. ***Kitlesel muhalefeti HDP yapıyor ve MHP’nin temsil ettiği bu karanlık rejimi titretiyor. MHP karanlığı temsil ediyor. Türkiye karanlıkta kaldığı sürece, MHP yaşam alanı bulmaya devam eder. Ama Türkiye aydınlığa kavuştukça, demokrasi geliştikçe, MHP’nin işlevi biter, rolü sona erer, işsiz kalır. Kaos ve kriz dönemlerinin cinayet örgütü MHP’dir. Türkiye zaten son 50 yıldır bir kriz koşullarında yaşıyor ve 50 yıldır MHP bir tetikçi güç olarak bu ülkenin aydın ve demokrat insanlarına karşı kullanılıyor. MHP-Ülkücüler, Türkiye’nin sol, devrimci kesimlerine ve Kürtlere, Alevilere düşmandır. MHP’nin Türkçülüğü ise siyasal olup, Türkiye halkını kandırmaya dayalıdır. Görüldüğü gibi, MHP’nin Türkiye’ye faydası değil, zararı olmuştur, oluyor.
Türkiye halkı demokrasiyi öğrendikçe, demokratik kültüre sahip oldukça, gerçek vatanseverliği öğrendikçe, Kürtlerle kardeşlik bağlarını eşit ulusal haklar temelinde güçlendirir, Türkiye aydınlık bir ülke haline gelir. Türkiye aydınlık hale gelirse, MHP denen cinayet örgütünün pili biter. Çünkü demokratikleşen bir devletin MHP denen bir sopaya ihtiyacı olmaz. MHP Türkiye’nin ve devletin karanlıkta kalmasını istiyorki kendisi sürekli var olsun, kendisine sürekli ihtihyaç duyulsun. İşte MHP ve Devlet Bahçeli’nin korkusu budur. Yarasa zihniyetliler aydınlıktan korkarlar. Devlet Bahçeli, güçlü olduğu için değil, zayıf ve korkak olduğu için, HDP’ye saldırıyor, demokrasi güçlerine saldırıyor. HDP var olduğu sürece, MHP ve düzen partileri yok oluşu yaşayacaklar ve Türkiye’nin önümüzdeki döneminde olmayacaklar artık. Türkiye halkı ve işçi sınıfı, yoksul köylülük, Kürtler, Aleviler, devrimci ve demokratlar, MHP’nin ne olduğunu çok iyi tanıyorlar.
Son 50 yıldır emperyalizme ve sermayeye tetikçi ve sopa olarak hizmet eden bir MHP, Türkiye sevdalısı olamaz. Türkiye’nin en büyük düşmanlarının MHP olduğu son 50 yıllık pratiklerinden ve yaptıklarından anlaşılmıştır. HDP son yıllarda bütün Türkiye’de güçleniyor ve oyu artıyor, Türk halkıda HDP’ye ilgi duyuyor. Yani HDP Türk halkı içinde de güçlenmeye başladı. İşte Türk halkı içinde HDP’nin güçlenmesi, MHP’yi ve liderini korkutuyor. Çünkü Türk halkı demokrasiyi öğrendikçe, MHP’nin bir cinayet örgütü olduğunu görür ve desteğini çeker. Yani Türkiye demokratikleşirse, MHP-Ülkü ocakları biter. Çünkü bu cinayet örgütü emperyalizm ve yerli sermaye tarafından kurduruldu, başına da Türkeş’i getirmişlerdi. Türkeş ölünce, yerine öğrencisi Devlet Bahçeli’yi getirdiler. Devlet Bahçeli, bu cinayet örgütünün son lideridir. Türkiye’nin karanlıkta kalmasını istiyor ki ömrünü uzatabilsin. Demokrasi geliştikçe, aydınlanma oldukça, MHP yaşayamaz. Demokrasinin gelişmesi, MHP’nin gerçek yüzünü ortaya koyar. Demokrasiyi geliştirecek güç, HDP olduğuna göre, AKP-MHP ve Devlet Bahçeli, HDP’den tabi ki korkacaklar.