Zozan Çewlîk: Heval Emine’nin duruşu özgür kadın duruşudur

0
14

YJA Star ve HPG Komuta Konseyi Üyesi ve YJA Star Merkez Karargâh Komutanlık Üyesi Emine Erciyes’in şehit düştüğünün açıklanmasının ardından konuşan YJA Star komutanlarından Zozan Çewlîk, Emine Erciyes’in ideolojik duruşuyla, siyasal duruşuyla, gerillacılık anlamında da çok ciddi deneyim ve tecrübeleriyle komple kişiliği kendisinde oluşturan devrimci kadınlardan biri olduğunu dile getirerek “Halkçı, emekçi ve mütevazi duruşu, yoldaş canlılığı gittiği alanlarda, çalışmalarda, eğittiği tüm yoldaşlarda mutlaka bir değişim, etkilenme yaratmıştır. Mutlaka bir devrimci kadın olarak da kendi duruşunu oturtmuştur” dedi.

Emine Erciyes’in Kadın Özgürlük Mücadelesi’nin sembol isimlerinden Gülnaz Karataş’ın gerilla romantizmini taşıdığını belirten Zozan Çewlîk, onun hakların kurtuluşunu Kürdistan Özgürlük Mücadelesinde gördüğünü ve bu temelde bu mücadeleye bir nehir gibi aktığını söyledi.

Zozan Çewlîk’in değerlendirmeleri şu şekilde:

“Öncelikle öncü komutanlarımızdan, değerli yoldaşımız Emine Erciyes yoldaşımızı saygıyla, sevgiyle, özlemle anıyor, değerli ailesine başsağlığı diliyorum.

Heval Emine, kendi özgürlük tarihini yaşayan, yazan, anlatan yoldaşlarımızdan biridir. O Anadolu’nun yiğit bir evladı, Anadolu’nun devrimci bir kadını olarak kendi halkının acılarını da yüreğinde taşıyarak, Türkiye’de Kürt sorununa göz yummayan, bu anlamda Kürdistan halkının, kadınlarının da acılarını görendir. Bu temelde Kürdistan devrim mücadelesine akan bir nehir gibidir.

HEVAL EMİNE’NİN DURUŞU BİZİM İÇİN BİR ÇİZGİDİR

Heval Emine, Kürt halk gerçekliği mücadelesi içerisinde, sadece Kürt halkı, Kürt kadının değil, aynı zamanda tüm Ortadoğu halkları ve kadınlarının içinde yaşadığı duruma karşı mücadele eden bir yoldaştır. Bu anlamda tüm Ortadoğu kadınları açısından da kendi özgürlük tarihini, kişiliğini, kimliğini, mücadelesini oluşturan; devrimci kişiliğini – çocukluğundan mücadeleye katıldığı günden bu yana mücadele içerisinde tüm halkların  ve tüm kadınların kurtuluşunu Kürt halkının, kadınlarının kurtuluşunda gören sembol bir kişiliktir, kimliktir. Heval Emine’nin duruşu özgür kadın duruşudur ve bu anlamda bizim için de bir çizgidir.

Heval Emine, Nevşehir’in bir köyünde dünyaya geliyor. Köyde feodalizmin ve dinin etkisi olsa da kendi değer yargılarını koruyan, doğayla iç içe olan, toplumsal özü koruyan bir çevrede çocukluğunu yaşıyor. Daha sonra Heval Emine, şehir yaşamına geçiyor. Orada kendi anlatımıyla çok daha bariz bir biçimde köy ve şehir arasındaki çelişki ve çatışmayı görüyor. O zamana kadar toplumsal sorunları görse de çok anlamlandırmıyor. Fakat şehir yaşamında bunların hepsini çok daha çarpıcı yaşıyor, görüyor. Burada öncelikli olarak gördükleri sorunların başında kadına yaklaşımı görüyor, toplumsal sorunları fark ediyor.

LİSE YILLARINDA APOCULARLA TANIŞMASI

Heval Emine açısından çelişkilerin, arayışların açığa çıktığı dönem lise yıllarıdır. Liseye geçtiğinde heval Emine, birçok görüşün, çelişkinin, çatışmanın yansıdığı bir süreci yaşıyor. Bu dönemde devrimcilikten etkileniyor. Lise yılları ilk kez devrimci hareketlerle, Kürtlerle tanıştığı dönemdir. Bu anlamda birçok görüş ve çatışmanın içinde lise yıllarını yaşıyor.

Heval Emine bunlara kayıtsız kalan bir kişilik değil. Bu dönemde tarihe damgasını vuran öncü devrimci kişiliklerden etkileniyor. Bunlardan biri, çokça yazdığı, değerlendirdiği Mahir Çayan’dır. İlk kez Mahir Çayan’ın fikirleriyle lise yıllarında tanışıyor. Deniz Gezmişler, Hüseyinler hakeza Che Guaveralar… Bu anlamda bir zemin oluyor lise süreci.

Okul ortamında bir tarafta devletin baskıları, faşist duruşlar, milliyetçilik bir tarafta Türkiyeli devrimci sol gençlik grupları, bir tarafta da Apocu devrimci yurtsever Kürt gençliği var. Heval Emine’nin yaşadığı toplumsal çelişkiler, sorunlar onda bir arayış yaratıyor. Kendisinin hiçbir zaman sıradan bir arayışı olmadı.

Her zaman diyordu, bir erkeğe, bir sisteme ait olmayacağım… Ama neye ait olmalıyım, neyin hayalinin peşinden gitmem gerekir, benim kendimi nerede bulmam gerekir… O anlamda gelgitleri yaşadığını anlatıyordu.

Lisede devrimci kişiliklerle tanıştıktan sonra giderek kendi arayışının somutlaştığını anlatırdı. Heval Emine tüm grupları izlese de Apocu devrimci yurtsever gençlik, katılımlarıyla, duruşuyla daha çok ilgisini çekiyor. Onun üzerinde daha çok etki yaratıyor. Giderek o grubun içine girmeye karar veriyor. Burada Kemal Pirleri tanıyor, Haki Karer’i tanıyor, onların direnişi, onların Kürt mücadelesi şahsında Türkiye ve Kürt halkının kurtuluşunu, kardeşliğini gören anlayış Heval Emine üzerinde etki yapıyor.

Heval Emine’nin buradan sonra giderek Apocu görüşlere, PKK mücadelesine eğilimi netleşiyor. Bu yönelimi ilk olarak lise yıllarındadır. Heval Emine grup içerisinde çalışmaya başlıyor.

KATILIMI VE ÖNDERLİK SAHASINA GEÇİŞİ

Heval Emine, bu dönemde yaşadığı çelişki ve çatışmaların yanında kişi olarak yaşadığı çatışmalar var. Kendisi bu dönemde katılımını grup yoluyla Önderliğin görüşleriyle tanışıp, herkesi izleyerek gelişen bir kararlaşmayla açıklıyor. Duygusal bir karar olarak görmüyor bu katılım kararını. Kendisi “ben duygusal bir katılım değil de rasyonel bir katılım yaptım. Arkadaşların duruşları, söylemleri ve söylediklerinin benim üzerimde yarattığı etkiler vardı. Somut olarak gördüklerim de vardı. Bu da ciddi olarak benim arayışıma hitap ediyordu” diyordu.

Heval Emine, 14 Haziran’da bir grup arkadaşıyla Yunanistan üzerinden katılıyor. Daha sonra heval Emine 1997 yılının sonunda Önderlik sahasına, Akademi’ye geçiyor. Ben de ilk kez heval Emine’yi bu zeminde tanıdım.

Tabii ilk olarak dikkatimi çeken, onun duruşu, ilgisi, katılımı, arayışçılığı, merakı oldu. Orada tanıştık, daha sonraki yıllardan şehadete ulaştığı yıla kadar da birçok mekanda, çalışmada uzun yıllar boyunca beraber görev yürüttük.

Heval Emine açısından Önderlik sahası çok önemliydi. Doğrudan Önderliği tanıma, doğrudan Önderlik gerçeğine katılma heval Emine açısından mücadelesi açısından belirgin bir temel oldu. Heval Emine büyük bir coşkuyla, merakla, ciddiyetle Önderlik gerçeğini tanıma, Önderlik gerçeğine ciddi katılmayı geliştirdi.

1997 sonu 1998 başı genel mücadelemiz için olduğu kadar kadın mücadelemiz açısından da tarihi yıllardı. Bu dönemde bundan da çok derinden etkilendi. Heval Emine bu süreçte Önderliğin kadına yaklaşımından çok derinden etkilendi ve ideolojik olarak güçlendi ve mücadele anlamında da ciddi bir ilham aldı.

Bunlardan biri devrede Önderliğin kadın arkadaşlarla yaptığı toplantı ve tartışmalardı. Yine kadın kurtuluş ideolojisinin ilanı ve bu tarihin içinde yer almak, bunun bir parçası olmak, Heval Emine açısından mücadeleye, Önderlik gerçeğine duyguda ve düşüncede de bir bütün olarak temel bir süreç oldu.

Heval Emine birçok çalışma alanında görev ve sorumluluk yürüttü. Heval Emine PAJK Meclisi’nden, KCK Yürütmesi’ne, Zagrosların komutanlığından HPG ve YJA Star Askeri Konsey Üyeliğine kadar birçok görevde yer aldı. Eyaletlerde, sahalarda görev yaptı. Hareketimizin merkezinde de yer aldı. YJA Star Merkez Karargahında görevler üstlendi. Arkadaşlarda duruşuyla güven oluşturan öncü arkadaşlarımızdan biridir.

BİR İNSAN OLARAK FARKI ÇOK BELİRGİNDİ

Heval Emine bir kimlikti, bir duruştu… Özgür kadın çizgisiydi. Heval Emine önemli bir algı ve düşünce gücüne, özgür kadın kültürüne, onun militanlık kültürüne ve anlayışına sahipti. Bu gücü kendisinde oluşturan bir kadın yoldaşımızdı. Kişiliği, katılımı, duruşuyla hepimizden farklı olan yanları vardı. Heval Emine sadece bir renk değildi, sadece bir Türkiyeli olduğu için farklı değildi. Bir kadın ve insan olarak farkı çok belirgindi. Heval Emine rengarenk bir insandı. Zihniyeti, düşünce yapısı, tarzı; verili olana tabii olan, verili olan doğrularla yürütmeyen, mutlaka hep başka açılardan bakan, başka açılardan gören, başka açılardan mücadele eden bir duruşu vardı.

Yaşamda da öyleydi. Hep bir akışkanlık içindeydi. Pozitifti, düşünce ve duygu gücü çok belirgindi. Kendisinde oluşturduğu bir katılım duruşuna sahipti Heval Emine.

Birçok özelliğin toplamıydı. Hem bir komutan, hem bir militan hem bir özgür kadın kişiliği olarak birçok özelliği kendi düşüncesi, duyguları, tarzı temposunda oluşturan, yani kendisini oluşturan, bu anlamda herkese bir biçimiyle akan bir enerjiye sahipti. Bu anlamda heval Emine kendisini anlatan bir kişilik. Yeri gelince çok ciddi bir komutandı. Otorite ve kolektif tarzı oluşturan, bu anlamda öncülük yapan bir komutandı. Kendi duruşuyla, komuta tarzıyla da herkese güven veren bir yoldaştı. Bu anlamda Heval Emine komutanlık özellikleriyle hepimize örnek bir duruşa sahipti.

VERİLİ OLANLA YETİNMEZDİ

Heval Emine yeri geldiğinde bir sanatçıydı, yeri geldiğinde bir şairdi, tiyatrocuydu, sinemacıydı, basıncıydı, yazardı, akademisyendi, eğitmendi. Ve Heval Emine bunların toplamıydı. Yeri geldiğinde de çok iyi bir Apocu felsefeciydi. Heval Emine denildiğinde böyle bir katılıma sahip komple bir kişiliğe sahipti. Heval Emine Türkiyeli bir arkadaş olduğu için farklı değildi, bu özellikleriyle farkını yaşayan yaşatan, çalışmalara yansıtan, bu anlamda hep bir akış halinde olan bir yoldaştı.

Bir yaratıcılığı da söz konusuydu. Verili olanla yetinmezdi. Bu onun arayışçılığıyla bağlantılıydı. Özlü, mütevazi, kolektif aklı esas alan, bunun paylaşımını yapan, bu anlamda herkesin yaşadıklarına bir biçimiyle cevap bulma, cevap oluşturma anlamında güçlüydü. Heval Emine sadece komutanlığıyla değil, aynı zamanda bir yoldaş olarak da vardı.

Hayal gücü de çok yüksekti. Yaşam konusundaki esnekliği Heval Emine’nin düşünce yapısından kaynağını alıyordu. Mesela sen bir olaya düz bakarsın; o başka bir açıdan düşünür, ortaya koyar. Düşünce güzelliği, iç güzelliğiyle bağlantılı olan bir kişiliğe sahipti.

Heval Emine yoldaş canlısıydı, bir insan sarrafıydı. Bu anlamda da her arkadaşı da kapsayan, her arkadaşın yaşadığı zorlanmaları en erkenden fark eden, bunların aşılması için destek veren, paylaşan bir karaktere sahipti. Heval Emine yürüdüğü, çalıştığı, gerillacılık yaptığı alanlarda, ister siyasal, ister ideolojik ister gerilla alanında bu gücü gösteriyordu. Kendisini geliştiren, çizgiye yatıran, çizgi temelinde mücadeleyi kaygısızca veren duruşa, kişiliğe, kimliğe sahipti.

ONU SADECE BAZI DOĞRULARLA İFADE ETMEK YETERLİ DEĞİL

Heval Emine, toplumsallığı, halkçı özelliği ve mütevaziliğiyle, rengarenk kişiliği ve yaratıcılığıyla, sanatsal yönüyle sadece gerilla üzerinde değil, temas kurduğu halktan insanlar, siyasetçiler üzerinde de derin izler bırakmıştır. Yürüdüğü her patikada hangi yoldaşla yaşamışsa, nerede kalmışsa mutlaka bırakmış olduğu bir iz vardır.

Bu anlamda Heval Emine’yi sadece bazı doğrularla ifade etmek yeterli olmaz.

Heval Emine bizim için çok büyük bir kayıp. İdeolojik duruşuyla, siyasal duruşuyla, gerillacılık anlamında da çok ciddi deneyim ve tecrübeleriyle komple kişiliği kendisinde oluşturan arkadaşlarımızdan biriydi. Halkçı özelliklerinden kaynaklı olarak gittiği her ortamda çok erken bütünleşirdi. Zaten mütevazi bir karaktere sahipti. Ama esas olarak halkçı, emekçi ve mütevazi duruşu, yoldaş canlılığı gittiği alanlarda, çalışmalarda, eğittiği tüm yoldaşlarda mutlaka bir değişim, etkilenme yaratmıştır. Mutlaka bir devrimci kadın olarak da kendi duruşunu oturtmuştur.

Heval Emine’ye hep “sende hep Gülnaz Karataş’ın, heval Beritan’ın taşıdığı gerilla romantizmi var” diyordum. Bunu ideolojiyle, felsefeyle, doğayla toplumla, gerillacılıkla ifade edebiliriz. Bunların hepsi Heval Emine’de aşk düzeyindeydi. Hem tarihsel bilinç, hem katılım sahibiydi. Sadece Kürt halkına değil, tüm halklara karşı duyarlılığı çok öndeydi. Heval Emine bizden çok daha iyi Kürtçe öğrendi, Kürtçe konuştu. Katıldığı birçok programlarda da, tüm yoldaşlarda da, vermiş olduğu tüm akademik derslerde de çok rahat dillere de kimliklere de ilgi duyan bir yoldaştı. Bu anlamda halklara ve kadınların mücadelesine kendisini adayan bir kişiliğe, bir duruşa sahipti. Değerli emekleri oldu.

Heval Emine sadece YJA Star güçlerimiz açısından değil, genel güçlerimiz açısından çok daha büyük bir kayıp oldu. Bir kez daha Heval Emine’yi büyük bir saygı ve minnetle anıyoruz ve anılarına bağlılık sözümüzü yineliyoruz.”

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz